Suriye’ye gidip dönen bir gazeteci “Libya’da ve Mısır’da diktatörleri deviren mücahitler, şimdi de Suriye’de çarpışıyorlar!” demiş.
Bu kişilerin “Cihat” için Suriye’de olduklarını söylemiş!
Oysa Arap Baharı’nın (!) başladığı ilk günden beri, Kuzey Afrika ve Ortadoğu’yu yeniden şekillendiren projenin sahibinin Amerika’nın önderliğindeki bazı Batı ülkeleriyle, İsrail olduğu biliniyor.
Ortadoğu’daki operasyonda ise Suudi Arabistan, Katar, Emirlikler ve Türkiye, bu ülkelerin yanında yer alıyor.
Esad’ın devrilmesinin hedeflendiği süreçte başrolü, Türkiye üstleniyor.
* * *
Görünen o ki, Irak’tan sonra Suriye de bölünecek ve sıra İran’a gelecek.
Muazzam petrol ve doğalgaz zenginliğine sahip Ortadoğu coğrafyasında Şii liderlerler gidecek, yerlerine Sünni yönetimler gelecek.
Böylece Amerika, bölgedeki enerji kaynaklarının üzerine oturacak, İsrail de Şii İran kabusundan kurtulacak!
Sünni rejimlerin hamisi Suudi Arabistan bu sonuca çok sevinecek, Sünni Müslüman Kardeşler’in (İhvan) ruh ikizi AKP de bayram edecek!
Ama sonuçta bu talihsiz coğrafyanın gerçek kazananı, her zaman emperyalizm olacak!
Ne diyordu gazeteci meslektaş?
“Libya’da ve Mısır’da diktatörleri deviren mücahitler, şimdi Suriye’de cihat için çarpışıyorlar!”
Yani din uğruna savaşıyorlar!..
Aynı dinden kardeşlerini öldürüyorlar!..
Geçmişte yaşananlardan, tarihin ibret verici örneklerle dolu sayfalarından hiç ders almıyorlar.
Sadece ölüyorlar, öldürüyorlar.
Tarihin “Emperyalizm için cihat” sayfasını, Müslüman kanıyla yazıyorlar!
Emperyalizme bir savaş daha kazandırıyorlar.
* * *
Sevgili okurlarım,
“Ben yazmıştım” demeyi hiç sevmem ama, bu satırları yaklaşık iki buçuk yıl önce bu köşede yazmışım.
Sanki o büyük senaryoyu görmüşüm gibi, neler yaşanacağını haber vermişim.
* * *
Ne yazık ki hepsi gerçekleşiyor.
Bir süredir Yemen’de olup bitenleri dehşet içinde kalarak izliyoruz.
Müslüman kanıyla beslenen emperyalizm vampiri, şimdi de Yemen’deki İran yanlısı darbeyi önlemek bahanesiyle, hem Yemen’i bombalıyor, hem de İran’a savaş açmayı düşünüyor.
Zira büyük senaryonun yazarı ve Müslüman işbirlikçileri, yeni haritanın Müslüman kanıyla çizilmesini istiyor.
Ortadoğu”da parçalanmadık, bölünmedik yer bırakmamak için korkunç hesaplar yapılıyor.
“Size ne Suriye’den, size ne Yemen”den, size ne İran’dan” diyenler, emperyalizmin ürünü kelle avcısı caniler güruhu IŞİD’e hedef gösteriliyor!
IŞİD’in tamamen bitirilmemesi gerektiği söylenip, çocukların bile yutmayacağı bahaneler uyduruluyor.
Müslüman’ı Müslüman’a kırdırabilmek için ordular kuruluyor.
Emperyalizm, yöneteceği bu orduyla tarihte eşi görülmedik ölçüde Müslüman kanı akıtmaya hazırlanıyor.
* * *
Suud Kralı’nın ölümünden sonra yas ilan eden Tayyip Erdoğan ise mezhepçi politikaların başımıza sardığı belalardan hiç etkilenmemiş görünüyor.
Zira Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olarak, barışçıl çabalar sergilemek yerine, Suudlar’ın yanında yangına körükle gidiyor!
Emperyalizm denilen vampir Müslüman kanına doymuyor!..
Uğur Dündar
Yayınlanma: