Ne söylesek gidiyor mantığının hâkim olduğu bir ortamda insanları açıkça geri zekâlı yerine koyuyorlar. Hiç utanma sıkılma da yok...
IMF, Türkiye hakkında bir rapor yayınladı, ağzından bal damlıyor. İnanmamızı bekliyor.
Gül ağacı değilem her gelene eğilem... Şüphelendim tabii...
Değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın,
Değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene,
Doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın,
Değil mi ki kötüler kadı olmuş Yemen’e...
Sen de şüphelenmelisin önüne gelene...

* * *

Değil mi ki bu IMF, 2017 beklentilerinde Türkiye’ye kişi başı 25.776 dolar para biçmiş...
Yıllık kişi başı 91 bin lira eder. Dört kişilik ailenin günlük 1000 liradan 364 bin harcama potansiyeli olur. Öyle yazmışlar. Türkiye diye kim bilir nereyi araştırdılar!
IMF’den borç alıyorduk, şimdi “borç veriyoruz” deyip duruyoruz. Borcun yanında çorba parası da atıyoruz kuvvetle muhtemel... Baksanıza yazılanlara... Kanmayın bu oyuna...
Borç işi bile söylendiği gibi değil ya... Hadi anlatayım kısaca...

* * *

Türkiye yarısı nakit yarısı kâğıt üzerinde aldığı 21 milyar dolarlık borcu IMF’ye geri ödedi. Bitirdi. Eyvallah... Borcumuz bitti mi?
Bakkala olanı ödedik bankaya olan artıyor. Arada borçlandığımız 413 milyar dolarlık dış borcumuzu da ödersek biter! Cihat öğren öyle gel.
Verdiğimiz borç falan da yok ortada... “İhtiyacın olursa bir sor, varsa veririz” dedik. İsterlerse neyi alacaklarını onlar da çok iyi biliyorlar. Matematik biliyorlar, istemiyorlar.

* * *

IMF’nin açıkladığı rapora dönersek; Türkiye uyguladığı reformlar ile Mali Şeffaflık Yönetmeliği’ne uyumda ciddi ilerleme sağlamış!
Kim sağlamış? Türkiye... Ne hakkında? Şeffaflık! Hakikaten böyle diyor rapor. Muhtemelen kafayı yemişler diyordum ki, tarihe baktım.
Söz konusu rapor, 26 Mayıs-9 Haziran 2015 tarihleri arasında Hazine Müsteşarlığımızın talebi ile Ankara’ya yapılan ziyarette elde edilen verilerle hazırlanmış.
Biz gelsenize demişiz, iki yıl önce ziyaret etmişler, gösterdiklerimize inanmışlar, rapor yazmışlar. Yeni yayınlıyorlar.

* * *

İki yıl geçmiş! Devran dönmüş. Dolar kuru o zamanlarda 2,67’de...
Türkiye son 12 aydır OHAL’de... Darbe teşebbüsü oldu... Başkanlık referandumu yapıldı... Dünyada sevenimiz kalmadı... Sarı kız bile üç kere yavruladı...
Milyarları yöneten, fakat bugüne kadar ne yaptığı bilinmeyen Varlık Fonu henüz kurulmamıştı.
Güzel kardeşim harcamaları denetleyen Sayıştay dahi çalışamıyorken neymişiz biz? Şeffaf!
Peki, Cumhurbaşkanlığı Sarayı kaça yapıldı bilen var mı? Hadi len o zaman!