Gökmen ULU
Dikili'de tel örgüler çekildi.Sığınmacı krizinin çözümü konusunda Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasında varılan geri kabul anlaşmasının ilk adımı bugün atılıyor. Yunanistan, 500 bin göçmen ve mülteciyi Türkiye’ye göndermeye başlıyor. Mülteciler, Midilli Adası’ndan Dikili’ye, Sakız Adası’ndan ise Çeşme’ye getirilecek. Mültecilerin iadeleri katamaran tipi kapalı hızlı gemilerle yapılacak. İlk gün Dikili’ye Midilli’deki Moria ve Karatepe kamplarındaki 3 bin mülteciden bir bölümü getirilecek.
100 MÜLTECİYE 100 POLİS
Yapılan anlaşmaya göre; Jalem Tur ve Turyol firmalarının gemileri, birkaç kez sefer yaparak, mültecileri 100’erli gruplar halinde getirecek. Her seferde içinde mülteci sayısı kadar polisin bulunacağı, Avrupa Birliği Üye Ülkelerinin Dış Sınırlarının Yönetimi için Operasyonel İşbirliği Ajansı (Frontex) gemisinin de tura eşlik edeceği belirtildi. Mültecilerin parmak izleri alınıp, sağlık taramaları ile diğer işlemlerinin yapılmasının ardından ise otobüslerle Kırklareli’deki daha önce Boşnakların ve Kosovalıların yerleştirildiği kampa götürülecekleri bildirildi.
LİMANA 200 METRE UZAKLIKTA
Sakız Adası’ndan da Ertürk firmasına ait katamaran mültecileri Çeşme’ye götürecek. Dünyaca ünlü turizm merkezi Çeşme’de limana sadece 200 metre mesafedeki boş alana “Geri Kabul Merkezi” kuruldu.
VALİ İNCELEME YAPTI
Merkez için Musalla Mahallesi’nde liman işletmecisi Ulusoy Şirketi’ne ait çekek yeri olarak belirlenen ancak boş olan alan seçildi. İki dönümlü alanın etrafına tel örgü çekildi. Alanın ortasına, sığınmacıların ülkeye giriş işlemleri ile sağlık kontrollerinin yapılması için çadır kuruldu. Bir adet de seyyar tuvalet getirildi. Alanda incelemelerde bulunan İzmir Valisi Mustafa Toprak, SÖZCÜ’ye konuştu. Toprak, şunları söyledi:
“BURADA KALMAYACAKLAR”
“4 Nisan Pazartesi gününden itibaren ilk girişler Dikili Limanı’ndan yapılacak. Ben de işleyişte bir aksama olmaması için Dikili’de olacağım. Çeşme’ye ise henüz mülteci gelişi olmayacak. Sığınmacı kafilelerin Yunanistan’ın Sakız Adası üzerinden Çeşme’ye getirilme tarihi henüz belli değil. İlçeye getirilen Suriyeli mültecileri şehre sokmayacağız. Çeşme’deki geri kabul merkezini tel örgü ile çevirerek sınırlandırdık. Mültecilerin kaçışları mümkün değil. Burası gönderme merkezi. Yani Çeşme’de kalmayacaklar, burada işlemlerinin yapılmasının ardından otobüslere bindirip başka illerimize göndereceğiz.”
Çeşme'de taşlar döşendi.GERİ KABUL MERKEZİ’NE TEPKİLER BÜYÜYOR
‘Avrupa’nın kapı bekçisi yaptılar!..’

CHP Çeşme İlçe Başkanı Ekrem Oran: AKP, Türkiye’yi Avrupa’nın kapı bekçisi konumuna düşürmüştür. Atılan bu adım, turizmciyi ve Çeşme esnafını kara kara düşündürmektedir. Cumhuriyet değerlerine gönülden bağlı Çeşme’yi cezalandırmak mı istiyorsunuz?
‘Vatandaş tedirginlik yaşıyor!..’

MUSALLA Mahallesi Muhtarı Önder Soma: Mahallemiz, Çeşme’nin merkezidir. Böyle bir merkez kurulması halkımızı tedirgin ediyor. Suriyelilerin Çeşme’de ikamet etmek istemesi ise kabul edebileceğimiz bir şey değil. Biz kendi insanımıza iş, aş bulamıyoruz.
‘Mülteciler ile anılmak istemiyoruz’

ÇEŞME Esnaf Odası Başkanı Osman Köfüncü: Biz turizmde dünya markası olan Çeşme’nin mülteciler ile anılmasını istemiyoruz. Bu bize zarar verir. Keşke turistik olmayan bir limanda yapsalardı. Siyasetçileri sahneye davet ediyorum. Şov değil iş zamanıdır.
‘Çeşme’nin seçilmesi doğru değil’

ÇEŞME Belediye Başkan Yardımcısı Şakir Karadede: Suriyelilerin yaşadığı trajedi bizi çok üzüyor. Fakat iade için Çeşme’nin seçilmesi doğru bir karar olmadı. Orası Çeşme’nin göbeği. Gözler önünde yaşanacak tablo Çeşme’ye zarar verecek. Bizim için iyi olmadı.
ÇEŞME'NİN MARKA DEĞERİ ZEDELENECEK

EGE Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği Başkanı Mehmet İşler, mültecilerin Çeşme’ye getirilmesiyle zor bir dönemden geçen turizm sektörünün büyük darbe alacağını vurguladı. İşler, “Bu yıl turizm zaten zor geçiyor. Geçen yıl sonu itibarıyla 35 milyar dolar olan turizm girdimiz, 2016 yılında takribi olarak 17 milyar civarlarında gerçekleşecek. 15 milyar gibi bir kaybı olacak Türkiye’nin. Bu kaybın dışında da 500 bine yakın kişi işsiz kalacak. Yunanlılar kendi adalarındaki yığınları göndererek satıhlarını temizliyor, bizim turizm yapma avantajımızı, becerimizi ve iştahımızı elimizden alıyorlar. Mülteci sorunu algısının Çeşme ile özdeşleşmesi bundan böyle hafızalarda olumsuz bir iz bırakacak ve marka değerini zedeleyecektir.”