Tarih 20 Ekim 2008… O dönemki adıyla ‘cemaat’ basını ve onlara destek olan iktidara yakın gazetelere göre ‘Asrın Davası’ başladı. 12 Haziran 2007’de Ümraniye’de bulunan el bombaları üzerine firari Savcı Zekeriya Öz harekete geçti ve dalga dalga Türkiye esir alındı. Davadan iki hafta önce Aydınlık Dergisi’nin kapak dosyası ‘Ergenekon Savcısının Gizlenen 4 Yılı’ydı ve Zekeriya Öz’ün aslı faslı bu kapak dosyasında yer almıştı. Neler yoktu ki…

Dergi çıktıktan bir gün sonra 6 Ekim 2008’de, SÖZCÜ yazarı ve Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, “Ergenekon Savcısını tanıyor muyuz?” başlıklı köşesinde şunları yazdı:

TARİH: 6 EKİM 2008 TARİH: 6 EKİM 2008


“5 Ekim 2008 günü sabahın erken saatlerinde bir dostum kapımızı çalıyor. ‘Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz, tam tahmin ettiğim gibi bir kişi, bugün çıkan Aydınlık Dergisi’ni al ve acele oku’ diyor. Dergiyi alıp okuyunca dehşet içerisinde kalıyorum. İşte verilen bilgilerden bazı satırlar:

(...)Teyze oğlu Seyfullah Vatansever, Zekeriya Öz’ün İmam Hatip’te (İHL) okuduğu yıllarda Fetullah tarikatı tarafından ‘devşirildiğini’ anlatıyor.  Zekeriya Öz, o yıllarda Fetullah Gülen’in finanse ettiği Yeşilırmak Dershanesi’nde eğitim gördü.  Kurban Bayramı’nda vatandaşlardan kurban derilerini toplar, Fetullahçıların vakfına verirdi...

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin izin vermediği için hakkında soruşturma yapılamayan Savcı Zekeriya Öz’ün, Aydınlık Dergisi’nde yazılanların doğru olup olmadığını derhal açıklığa kavuşturması gerekiyor. İddialar çok vahim ve Zekeriya Öz’ün bu iddialara karşı ne diyeceğini gerçekten merak ediyorum.”

İşte bu yazının ardından SÖZCÜ’ye FETÖ saldırısı başladı.

Üç gazete Öz’e karalama kampanyası başlatmış!


Bugün SÖZCÜ’yü FETÖ’cülükle suçlayanlar acaba o günlerde ne diyorlardı? Hatırlıyorlardır. Davanın savcısını ‘kahraman’ ilan edenler, ‘heykelini dikmek’ isteyenler… Var oğlu var!

Zekeriya Öz’ün hayatı ayrıntılı bir şekilde ortaya çıkınca FETÖ’nün amiral gemisi Zaman 13 Ekim 2008’de Aydınlık, SÖZCÜ ve Cumhuriyet’i hedef gösterdi. Kapatılan Zaman Gazetesi, “Karanlık tertip” dedi ve şunları yazdı:

yeni-manset-kenar-cizgilere-dikkat-kurtarildi

“… Asrın davasına sayılı günler kala Ergenekon soruşturmasını yürüten Savcı Zekeriya Öz hakkında karalama kampanyası başlatıldı. Aydınlık Dergisi ile Cumhuriyet ve SÖZCÜ gazetelerinin gündeme getirdiği bir haber kampanyanın en dikkat çekici örneğini oluşturuyor.”

Zaman’ın bu haberi FETÖ’yü o günlerde açık bir şekilde destekleyen habervaktim.com, haber7.com adlı internet sitelerinde haber oldu. Miladı 17-25 Aralık 2013 almak işin en kolay yanı. Zor olan, o gün dediklerinin yanlış olduğunu kabul etmek ya da vicdanı harekete geçirerek ‘suç ortaklığını’ itiraf etmek.

Ergenekon kumpası iddianamesinde 8 yerde hedef gösterilen gazeteci


TARİH: 25 EKİM 2008 TARİH: 25 EKİM 2008


2008’de atılan manşetleri biliyoruz. Tek elden çıkan, polislerin kaleme aldığı haberler birçok gazetenin birinci sayfasını süslüyordu. O günlerde Ergenekon kumpasına direnen gazetecilerden biri de ustamız Emin Çölaşan’dı. Çölaşan’ı hedef tahtasına koyan FETÖ’nün polisleri, yargısı, medyası ve liberallere karşı SÖZCÜ ne yapıyordu? Tabii ki gazeteci-yazar Emin Çölaşan’ın yanındaydı. 25 Ekim 2008 tarihinde birinci sayfada Çölaşan’ın ağzından “Ergenekon İddianamesi’nde ben de varım” başlığını attık.

Bugün “FETÖ’nün propagandasını”  yaptığı iddia edilen Çölaşan 2008’de hazırlanan 1. Ergenekon İddianamesi’nin sekiz ayrı yerinde şüpheli olmamasına rağmen Zekeriya Öz tarafından hedef gösterilmişti. Zekeriya Öz’ün hazırladığı iddianamenin 749’uncu, 412’nci, 655’inci, 1045’nci ve 954’üncü sayfalarında Çölaşan’la ilgili bilgiler yer alıyordu. Çölaşan’dan dinleyelim:

“…İddianame henüz ortada yoktu ama bir sürü belge ve bilgi iktidar gazetelerine sızdırılıyor. Korkunç bir beyin yıkama kampanyası başlatılmıştı. İddianameyi baştan sona kadar okudum. Bir sürü dedikodu, bir sürü saçma sapan şey, telefon dinlemeleri. Sekiz ayrı yerde benim de adım geçiyordu.”

Kumpasın başlangıç tarihi 17-25 Aralık 2013 değil Haziran 2007 Ergenekon


Ömer Faruk Kavurmacı da TUSKON toplantısındaydı. Tutuklu... (1 Mart 2014)§ Ömer Faruk Kavurmacı da TUSKON toplantısındaydı. Tutuklu... (1 Mart 2014)


Şimdi gelelim FETÖ’yle mücadele miladını 17-25 Aralık’ta başlatanlara. Yapmayın, etmeyin lütfen. Yargının miladı çok net: Ergenekon süreci... Lütfen mahkemelerce kabul edilen iddianamelere bakın.

15 Temmuz TRT İstanbul baskını iddianamesinden: ...15 Temmuz darbe kalkışmasına kadar geçen son sürece bakıldığında FETÖ nihai hedefe ulaşmak için… Eylemlerin ilk aşamasının, Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, İzmir Askeri Casusluk, Taşhiye, Selam Tevhid, MİT, MİT TIR’ları ve 17-25 Aralık gibi kurgu ve kumpas soruşturmalarla geçildiği…  anlaşılmıştır.

TUSKON iddianamesinden: (...) Kamuoyunda “Ergenekon, Balyoz, Tahşiye ve Askeri Casusluk davaları” olarak bilinen ve FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün birer kumpası olduğunun ortaya çıkmasıyla...

15 Temmuz AKP İstanbul İl binası iddianamesinden: (...) Nihai hedefe ulaşmak için başlatılan son sürecin, Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, Askeri Casusluk, Taşhiye, Selam Tevhid, MİT TIR’ları ve 17-25 Aralık gibi sahte delillere dayanan kurgu soruşturmalarla başlatıldığı...