Lefkoşa'da 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'nın 45. yıldönümü münasebetiyle Dr. Fazıl Küçük Bulvarı'nda tören düzenlendi. İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan tören, Cumhurbaşkanı Akıncı tarafından askeri birliklerin denetlenmesi ve halkın bayramının kutlanmasıyla devam etti.

Yavuz Çıkarma Plajı'ndan tören alanına atletler tarafından getirilen ve Kıbrıs Türk halkının bağımsızlığını simgeleyen bayrakları öperek alan Akıncı, atletleri tebrik etti.

Cumhurbaşkanı Akıncı, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'nın 45. yılı dolayısıyla KKTC'ye gelen başta Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, TBMM, Türk Silahlı Kuvvetleri ve diğer kurum temsilcileri ile farklı ülkelerden
konuklara teşekkürlerini iletti.



AKINCI'DAN 15 TEMMUZ VURGUSU

Kıbrıs Barış Harekatı'nın gerçekleştirildiği 20 Temmuz 1974'ün üzerinden tam 45 yıl geçtiğini, o günlerde dünyaya gelen çocukların bugün artık 45 yaşında olduğunu anımsatan Akıncı, bu yaşta ve daha genç olan insanların toplumun neredeyse üçte ikisine yakın bölümü oluşturduğuna işaret etti.

Akıncı, "Bu nedenle 20 Temmuzları ve nedenlerini irdelerken aslında toplumumuzun önemli bir bölümüne yaşamadıkları bir dönemi de anlatmış oluyoruz. Yaşamış olanlara da o günleri bir kez daha anımsatıyoruz" şeklinde konuştu.

Akıncı, 15 Temmuz'un önemine dikkat çekerek, şunları dile getirdi:

"15 Temmuz tarihi ise bir değil iki nedenle önemli bir gün haline geldi. 15 Temmuz 1974 tarihi, faşist Yunan cuntasının Kıbrıs'taki Nikos Sampson gibi iş birlikçileri ile Ada'nın Yunanistan'a bağlanması için gerçekleştirdikleri darbenin günüdür. Öte yandan 15 Temmuz 2016 tarihi, Türkiye'de sivil yönetime karşı girişilen başarısız askeri kalkışmanın tarihidir. 15 Temmuz 1974'te yer alan Enosis amaçlı darbe, TSK'nin Kıbrıs Türk mücahidi ile omuz omuza verdiği mücadele sonrasında amacına ulaşamadı. 15 Temmuz 2016 askeri darbe girişimi ise Türk halkının sokaklarda tanklara karşı vücudunu siper etmesi sayesinde başarısız oldu."



15 TEMMUZ BAŞARILI OLSAYDI...

Cumhurbaşkanı Akıncı, Kıbrıs Türk halkının bir bütün olarak ve tüm kurumlarıyla darbe gecesi yaşanırken Türkiye'de sivil yönetimden ve demokrasiden yana açık tavır aldığını anımsatarak, "Bugün de en büyük arzumuz, Türkiye Cumhuriyeti devletinin demokrasisi ve ekonomisi ile her alanda gelişmesi ve halkının en müreffeh noktaya ulaşmasıdır" ifadesini kullandı.

Kıbrıs'ta 15 Temmuz darbesi amacına ulaşabilseydi, Ada'nın Yunanistan'a bağlanacağının çok açık gerçek olduğunu belirten Akıncı, 20 Temmuz günü TSK'nin Kıbrıslı Türk mücahitlerle birlikte gerçekleştirdikleri harekatın, Enosis'i (Ada'nın Yunanistan'a bağlanması) engellediğini ve iki kesimli, eşitlik ve güvenlik içinde yaşanabilecek yeni bir altyapı oluşturduğunu kaydetti.

Yıllardır var olan bu altyapı üzerinde bir gelecek inşası için uğraş içinde olunduğuna değinen Akıncı, 2004 referandumu ve 2017 Crans Montana konferansında çözüme ulaşmak açısından yakınlaşılan dönemler olduğunu hatırlattı.

Akıncı, "Ne var ki her iki durumda da sonuca ulaşılamamıştır. Rum liderliğinin olumsuz tavırları buna olanak vermemiştir." şeklinde konuştu.  AA



BASKILARA ASLA BOYUN EĞMEYECEĞİZ

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay törende yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:

* AB Dış İlişkiler Konseyi Toplantısı sonuç bildirgesinde açıklanan arama ve sondaj faaliyetlerimize yönelik yaptırımlar gibi baskılara asla boyun eğmeyeceğiz.

* Rum tarafı, çözümden değil sorundan yana tavır takınarak, Kıbrıs Türk tarafının hidrokarbon kaynaklarına ilişkin hakkaniyet temelinde yaptığı, ortak komite kurulması teklifini de içeren, 13 Temmuz tarihli önerisini görüşmeye bile yanaşmamıştır.

* Rumlar, çözümsüzlükten güç almakta, çözümsüzlüğün bedelini de Kıbrıs Türk tarafına ödetmek istemektedir.