“En kötüsü bitti mi?” diye sorduk, “bitti” dedi... Peki, sıcaktan mavi rengini kızıla dönüştürmüş gökyüzünde geniş daireler çizerek uçanlar neydi? Boşluk küçülüyor, daireler çoğalıyor, sayamıyordum gelenleri...
Akbabalar! Sahi işler iyiyse onların burada ne işi var? Havada asılı, sabırlı, kusursuz ve haberci leş yiyici... Millet onlara sevinir hale geldi.

★★★

Nerede bir değeri olan bir varlık zora düşse, kokuyu alıp üzerinde uçmaya başlarlar. Geniş para kaynaklarıyla yaptıkları, sıkıntılı olan borçları ölü fiyatına alıp kârla satmaktı.
Dünyanın her yerinde faaliyet gösterir böyle fonlar. Arkalarında dünyanın en zengin aileleri var. Genelde bizim gibi ekonomisi zorda olan ülkelerin üzerlerinde dönerler. Literatürde “akbaba fon” olarak geçer ama bildiğin tefecidirler.

★★★

Geçtiğimiz günlerde yurtdışından haber geldi, bizim borsa pek bir keyiflendi. EBRD, yani Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası, bizim bankaların batık kredilerini satın almaya hazır olduğunu açıkladı.
IFC yani Uluslararası Finansman Kurumu, Türkiye’nin finans sektöründe sorunlu kredilerin düzenli şekilde yeniden yapılandırılmasını desteklediklerini ifade etti.
Onların açıklamalarına birkaç Amerikan ve Avrupa bankası eşlik etti. Belki de bu finans kuruluşları kara kaşımızı, kara gözümüzü beğendi.
Teminatları zayıf olduğundan tüketici kredileri, kredi kartları gibi küçük işlerle ilgilenmezler. Teminatı arazi, bina ve fabrika olacak ki, ilgilensinler. Temerrüde düşen tahvilleri, senetleri, kredileri sahiplerinden ucuza alıp uluslararası hukuk kanallarını kullanarak o borçları ilgili kuruluşa illa ödetirler. Bırakın şirketleri günü gelir ülkeleri bile yerler.

★★★

İşte bu akbabalar 1996’da Peru’nun üzerinde uçuyorlardı.
1999’da Nikaragua semalarında süzülürken, 2004 yılında Kongo’yu gagaladılar.
2007’de Zambiya, 2012’de Yunanistan ve 2014’de Arjantin’in üzerinde dönüp durdular.
İzlanda’yı bile salladılar. Milyarlarca dolar kâr ile ceplerini doldurdular. İspanya ve İrlanda’ya da dadandılar.

★★★

Bugün hâlâ belini doğrultamamış Arjantin’de, borcu değerinin sadece beşte birini ödeyerek satın aldılar. Avukatlar ordusu toplamda 800’den fazla dava açtı. Yapılan iş hukuka uygun muydu? Uygundu! Kazanan tabii ki akbabalar oldu!
Kokuyu aldılar. Türkiye’nin de üzerinde dönmeye başladılar. Güneş henüz en tepeye yükselmedi. Türkiye’nin hayat memat meselesiyken akbaba için sadece bir öğle yemeği...  Serengeti Ovası’nın zorlu koşullarında yaşam mücadelesi gibi...