“Evinde arabası dahi olmayan benim halkım, benim vatandaşım, bugün bırakın bir arabayı birçok yerlerde iki araba, evlerimizde var” dedi.
Direkt aklıma şarkısı geldi! Onun arabası var güzel mi güzel! Şoförü de var, özel mi özel...Bastı mı gaza gider mi gider... Maalesef ruhu yok! Hey gidi 90’lar... At arabalarıyla geziyorduk!

★★★

Belli ki  saraydan bakınca vatandaş, şaşalı, debdebeli, çılgın bir hayat yaşıyormuş gibi görünüyor. Tanzim satış kuyrukları bile “varlık kuyruğu” olarak niteleniyor! Acaba hangi halktan bahsediyor?
Millet, yaz bitmesin, kış gelmesin, hava erken kararmasın, elektrik parası azalsın, doğalgaz ödemeyelim diye her gün dua ediyor. İşsizlik oranı 2001 kriz döneminden bile daha yüksek,
vergiler altta kalanın canını çıkartıyor. Ne diyeyim, bizimle eğlenmeyi iyi biliyor!

★★★

Biraz da matematiksel bakalım. Türkiye’de 82 milyon nüfus var? Kayıtlı otomobil sayısı ne kadar? Toplamda 12 milyon... Bu hesaba göre 7 kişiye bir otomobil düşüyor.
Mantığa göre Türkiye’de eskiye göre daha fazla otomobil olması gelişmişlik ile alakalı bir şey değil! Aynı hesaba göre 2010 yılından kat be kat daha fazla cep telefonu var.

★★★

Şöyle anlatayım, otomobil satışları o kadar hızlı düştü ki, vergiler alınmadı, teşvikler verildi... Yine de satışlar geçen yılın yarısı kadar gerçekleşti.
Koskoca Türkiye’de, Haziran ayında toplam 36 bin otomobil satıldı. Temmuz ayında yaprak kımıldamadı! Alanların çoğu da kurumsal firmalardı.

★★★

Hem de iki araba öyle mi? O zaman beraber hesaplayalım, sonra çıkanı “iki” ile çarpalım! Gözünü kararttın, parayı gözden çıkardın araba aldın.
Yüz bin liranın altında elle tutulur sıfır otomobil kalmadı. Kredi faizleri de arttı. Vatandaş için otomobil almak çok uzaklarda kaldı. Tabii kendine bir tane alırken devleti unutmadın, ona da aldın!

★★★

Önce ÖTV, KDV, MTV, ÖTV’nin KDV’si, tescil, harç, TRT payı ödeyip araba mı alacaksın? Bitti mi? Trafik sigortası yaptıracaksın, kasko yaptıracaksın, her yıl iki kere Motorlu Taşıtlar Vergisi ödeyeceksin, muayene ücreti vereceksin.
Yol yaptım parası, yap-işlet köprüsü parası, 25 yıl sonra devredilecek tünelin parası, park parası... Benzin, mazot koymayacak mısın? Kış geldi kış lastiği, bakımı, aküsü, yağı derken...

★★★

Sahi ne oldu bizim yerli araba işi? Basında yazılana göre ortaklar oluşturdukları heyetlerle çalışmalarını gizlilik içerisinde yürütüyor. Nasıl bir gizlilikse fabrika arsasının yeri bile hâlâ bilinmiyor!
Sevgili babayiğitler, imzaları atarken gayet havalıydınız, yapın artık şu arabayı... Millet üçüncü arabayı alacak ama yerlisi çıksın diye bekliyor.