Prof. Nurettin Sözen, dünya çapında bir kulak burun boğaz uzmanı olmasının yanı sıra siyasette de önemli bir figür. CHP’de ocak, gençlik kolu, il yönetim kurulu üyeliği yapan Sözen 1989-1994’te İstanbul Belediye Başkanlığı görevini yürüttü. 2002-07’de CHP Sivas Milletvekilliği yaptı. 83 yaşındaki deneyimli siyasetçinin gençlere en önemli tavsiyesi şöyle: Siyasete aşkla yaklaşır, iyi niyetli ve çalışkan olursan başarı da gelir. Ben parti içi demokrasi inancım nedeniyle hâlâ kurultaya seçilmiş delege olarak gidiyorum.

Z kuşağı 90’ların son dönemini de içine alarak 2000’lerde doğan çocukları kapsıyor. Bu nesil ‘internet kuşağı’ şeklinde anılıyor. Prof. Sözen de bu kuşaktan çok umutlu. Şöyle diyor: Bizler Cumhuriyet değerleriyle büyüdük. Cumhuriyet’in kazanımlarını ve bize kattıklarını hiç unutmadık. Kendimizi ülkemize karşı hep borçlu hissettik. Son dönemde Z Kuşağı’ndan çok söz ediliyor. İletişim araçlarını çok iyi izliyorlar. Özgürlükten yana insan haklarına saygılılar. Bu çocuklar oy kullandığında ülkemiz için çok iyi olacak. Bu yönetim değiştikten sonra Türkiye nefes alıp daha özgür ve ilerici olacak.

83 yaşındaki Nurettin Sözen, emeklilik günlerini eşi Müjgan Sözen’le birlikte Yalova’daki yazlığında geçiriyor.

iMAMOGLU’NUN ARKASINDAYIM


Prof. Sözen dünyanın en büyük çöp projesini kendisinin yaptığını anlattı. “Tıbbi çöp fabrikası kurdum. Kopenhag Belediyesi ile işbirliği yaptım. 16 milyon insanın katı atığını çözdüm. İstasyonlar kurdum. Geri dönüşüm istasyonları kuruldu. Marmaya’ya çöp atıldığı, eşeklerle atıldığı günleri bilirim. Meclis’te AKP’ye “Dönemimden 15 tane uluslararası projeyle konuşuyorum. Siz de kalkın bir tane söyleyin” dedim. Erdoğan cevap veremedi. Şu anda CHP’li tüm belediye başkanları akıl almaz şekilde çok başarılı. Korkunç bir şekilde engelleniyorlar. CHP’li belediyeleri çalıştırmamak için ne gerekiyorsa yapıyorlar. İstanbul Ulaşım Koordinasyon Müdürlüğü’ne çoğunluk belediyede olmasın diye İl Milli Eğitim Müdürü’nü koymuşlar.5 bin taksi olayında da sonuna kadar İmamoğlu’nun arkasındayım.


ASKIDA FATURA MÜTHİŞ PROJE


Askıda faturaya çok saygı duyuyorum. Oğlum da gitmiş ödemiş. Tam bir sosyal demokrat uygulama. Benim dönemimde de ANAP iktidarı metroyu yapmamı istemiyordu. Ekrem Pakdemirli randevu vermedi. Kolları sıvayıp kendimiz yapmaya karar verdik. Belli bir miktarın üzerinde yatırım için Bakanlar Kurulu’nun izni gerekiyordu ve izin alamayacağımız belliydi. Hukukçu bir arkadaşımızın uyanıklığıyla hile-i şeriye yaptık ve projeyi ikiye böldük. Böylece izne gerek kalmadı. Galip ÖZTÜRK / SÖZCÜ