Muhalefet partisi milletvekilleri, araştırdıkları, bilgi edinmek istedikleri konularla ilgili soru önergesi veriyor. TBMM İçtüzüğü’ne göre, 15 gün içinde cevaplandırılması gerekiyor. Ama, bırakın 15 günü, 15 ay sonra üstünkörü cevap verenler var. Bu durum, milletvekillerinin denetim görevini, soru sorma haklarını işlevsiz kılıyor. Hatta sorulara cevap vermedikleri gibi soruyu soracağınız mekanizmayı da ortadan kaldırıyorlar.

CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, Meclis Başkanlığı’na sunulan 13 bin 488 soru önergesinden ancak 815’inin 15 gün içinde , 4 bin 399’unun süresi geçtikten sonra cevaplandırıldığını belirlemişti. Milletvekillerinin 7 bin 439 önergesinde yer alan tüm sorular cevapsız bırakıldı.

DİKKATE ALINMIYOR

Muhalefetin soru önergeleri cevapsız kalıyor, yasa önerileri dikkate alınmıyor. Bir yasama döneminde CHP’li milletvekilleri tarafından bin 503 yasa teklifi veriliyor ama iktidar partisi, bunların hiçbirisini görüşülmeye değer bulmuyor.

CHP ve İYİ parti ve HDP milletvekilleri, sorularına cevap alamıyor, yasa teklifleri içeriğine bile bakılmadan hemen reddediliyor. Cumhurbaşkanlığı’ndan gelen, bir çok kanunda değişiklik öngören, çok maddeli “Torba” yasa teklifleri, siyasi partilerin incelemesine bile fırsat olmadan, ne getirdiği, ya da neleri değiştirdiği bile anlaşılmadan kanunlaşıyor.

OKTAY DA İSTEMİYOR

Milletvekilleri soru önergelerine cevap alamayınca, Cumhurbaşkanlığı’na soru yöneltmeye başladılar. Gelen cevaplarda, milletvekilinin Cumhurbaşkanı’na doğrudan soru yöneltemeyeceği belirtildi. Bunun üzerine sorular, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a gönderildi.

Oktay, gelen soruları ilgili bakanlıklara gönderiyor, bakanlıklar da, Cumhurbaşkanlığı’ndan geldiği için sorulara hemen cevap veriyordu. Ancak önemli bir gelişme oldu, Cumhurbaşkanı Yardımcısı da, “Bana sormayın, ilgili bakanlığa sorun” deyip soru önergelerini iade etmeye başladı.

Milletvekilleri ne yapsın. Bu kez, Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) sorular yöneltti. CİMER, soru önergelerini ilgili bakanlıklara gönderiyor, milletvekillerinin önergesini cevaplandırıyordu. Onlar da, “Bunu bize değil, bakanlığa sorun” demeye başladı. Siz ne sorarsanız sorun, verilen cevaplarda “Kanun, yönetmelik hükümlerine göre işlem yapılmaktadır” deniliyor. Bu durum en çok soru önergesi veren CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’i, Sezgin Tanrıkulu’nu etkiledi. Soru soruyorsunuz, cevap vermeye ya gerek duyulmuyor ya da cevap sorunuzu karşılamıyor.

EN DUYARLI BAKAN

Bu durum milletvekillerini yıldırmıyor. Önerge üzerine önerge veriyorlar. Önemli konular içeren sorular yöneltiyorlar. Ama o soruların çoğuna “Cevap vermiş olmak için cevap” veriliyor.. Yani, sizin yönelttiğiniz soruya cevap vermek yerine sadece kanun maddelerini belirtmekle yetiniyorlar. Soru önergelerine cevap konusunda Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli’nin duyarlılık gösterdiğini de belirtelim.

Çalışma Bakanlığı, sorulara hiç cevap vermiyor. Siz ne sorarsanız sorun önemli değil. Hakkını yemeyelim İçişleri Bakanı, aradan 15 ay geçse de sizin çok önem verdiğiniz soruya, “Kanun hükümleri çerçevesinde işlem yaptığını” belirtiyor. Madem, cevabınız bu olacaksa, milletvekillini aylarca bekletmeye ne gerek var?

MUHTEŞEM CEVAP!

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yöneltilen soru önergesine nasıl cevap verdiğini bir örnekle açıklayayım. Milletvekilinin, İçişleri Bakanı’na yönelttiği soruları  okuyalım:

- 2002-2019 yılları arasında AKP’li belediyeler için açılmış bir soruşturma ve inceleme var mıdır? İnceleme veya soruşturma sonucunda görevden el çektirilen AKP’li belediye başkanı bulunmakta mıdır?

- Aynı tarihlerde kaç belediye başkanına görevden el çektirildi, hangi partilere mensuplar?

- Aynı tarihlerde kaç belediye başkanı hakkında hangi gerekçelerle inceleme ve soruşturma başlatıldı, kaçı görevden uzaklaştırıldı, kaçı görevden el çektirildi? Alınanlardan kaçı göreve iade edildi?

Sıra, Bakan Soylu’nun cevabını okumaya geldi. Bakan’ın muhteşem cevabı şöyle:

“Belediye Başkanları, Belediye Meclis Üyeleri ve İl Genel Meclis Üyeleri hakkındaki görevden uzaklaştırma işlemleri Anayasanın 127. maddesi, 5393 sayılı Belediye Kanununun 47. maddesi ve 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun 34. maddesi çerçevesinde yürütülmektedir.

Belediye Başkanları, Belediye Meclis Üyeleri ve İl Genel Meclis Üyeleri hakkındaki 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun kapsamındaki işlemler 4483 sayılı Kanun ile Bakanlığımızın 16.01.2003 tarih ve 380 sayılı genelgesi ile 28.03.2003 tarih ve 1511 sayılı genelgeleri çerçevesinde yürütülmektedir. Bilgilerinize rica ederim.”

Sağolun sayın Bakan, sorulara verdiğiniz cevap çok anlaşılır ve muhteşem olmuş!