Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, pandemide hibe desteği verilmeyen sanayicinin çarkı borçla döndürme yoluna gittiğini, aşırı artan borçların ise sanayiciyi zora soktuğunu söyledi. Sanayicinin üzerindeki borç yükünün varlıklarının yüzde 250’sini aştığını ifade eden Başkan Özdebir, “Yüzde 250 borçluluk demek teknik iflas demektir. Otomotiv, inşaat ve turizmde borçluluk oranı yüzde 500’leri buluyor. Teknik iflas mevzuat düzenlemesiyle durduruldu. Ancak bu sürdürülebilir değil. Mutlaka önlem alınmalı” uyarısında bulundu.

Teknik iflas, fiilen iflas etmeseler dahi şirketlerin teorik olarak iflas etmiş sayılabilecekleri borçluluk durumlarının ortaya çıkma haline deniyor. Aktiflerindeki varlıkları borçlarını karşılamaya yetmeyen şirketlerin, yasa gereği mahkemeden iflaslarını istemeleri gerekiyor. Ancak, 2018’in Temmuz ayında döviz fırlayıp şirket borçluluk oranları aşırı yükselince, iflas başvuru zorunluluğu 1 Ocak 2023 tarihine kadar durduruldu.

168 MİLYARLIK ALACAK

ASO Başkanı Özdebir, ABD ile AB ülkelerinin pandemi döneminde şirketlerine milli gelirlerinin yüzde 24’üne varan oranlarda hibe desteği sağladığını, Türkiye’nin ise hibe yerine şirketlerini daha da borçlandıracak yöntemlere başvurduğunu söyledi. Özdebir, devletten olan 168 milyar liralık birikmiş KDV alacağının şirketlere ödemesiyle borçluluk sorunun çözülebileceğini ifade etti. Bu sayede devletin borcundan kurtulacağını ve piyasanın da canlanacağını  belirten Özdebir, sistemi anlatmak için Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’dan randevu istediklerini bildirdi.

Nurettin Özdebir

BU FAİZE YABANCI GELMİYOR ÇÜNKÜ GÜVEN EROZYONU VAR


Başkan Özdebir, Türkiye’nin dünyanın en yüksek faizini verdiği halde yabancı sermayeyi çekemediğini, bunun da ülkenin imajında yaşanan erozyondan kaynaklandığını söyledi. Özdebir, Türkiye’nin imajındaki bozulmanın bir kısmının içerde yapılan hatalardan, bir kısmının da FETÖ üyelerinin ülke aleyhine yaptıkları propagandalardan kaynaklandığını ifade etti. TL’nin aşırı değer kaybettiğine de işaret eden Özdebir, Merkez Bankası’nın faiz düşürerek herkesi ters köşeye yatırdığını, ancak yüksek faizle üretimin sürdürülemez olduğunu söyledi.