Tarih 20 Ocak 2021...

AKP Edirne 7. Olağan İl Kongresi...

Binali Yıldırım, 18 yıllık iktidarlarında neler yaşadıklarını şöyle anlattı:  “... Hatırlayın, Balyozlar, Ergenekonlar... Bunlar yalan mıydı? Elbette bunlar vardı. Daha sonra 2007’de Türkiye’nin en büyük partisine 363 milletvekili ile cumhurbaşkanını seçtirmediler...”

Daha sonra da kendisini eleştiren Hürriyet’ten Ahmet Hakan’a 24 Ocak’ta açıklama yaptı sözlerinin arkasında şu cümlelerle durdu: “... FETÖ, Ergenekon davasındaki konuları abartmış ve sulandırmıştır. Hakikati yalan haline getirmiştir.”

Yani... Fetullahçılar, Ergenekon hakikatini yalan haline getirdiği için suçlu Yıldırım’a göre!

Binali Yıldırım bu cümleyi ilk kez kurmadı! Neyse ki Cumhuriyet’ten Mehmet Ali Güller dün köşesinde hatırlattı da Yıldırım’ın ‘ruh halini’ bir kez daha anladık!

Örneğin... 9 Ekim 2016’da “Ergenekon ve Balyoz sapına kadar gerçekti” dedi.

Örneğin... 23 Ekim 2016’da “Ergenekon ve Balyoz vardı, FETÖ’cüler sulandırdı” dedi.

Örneğin... 14 Temmuz 2017’de “Ergenekon ve Balyoz yalan değildi, meşru hükümete ve milli iradeye karşı darbe girişimiydi” dedi.

Örneğin...16 Ağustos 2017’de “Darbeciler, Ergenekoncular, Balyozcular sırasını savdı, görevi FETÖ’cülere devretti” dedi.

Örneğin... 26 Şubat 2018’de “Önce Balyozcular, Ergenekoncular, onları defettik” dedi.

Bu köşede ısrarla dile getirdim: Fetullah’la ideolojik mücadele AKP’ye bırakılmayacak kadar önemli. Ve iktidarın ‘çelik çekirdeği’ bu yapıyla mücadeleyi sadece ‘kriminal’ bir şekilde sürdürüyor... Cezaevine atmakla bu örgütün bitirileceğini, kendilerine bir kez daha tehlike yaratamayacağını düşünüyor! Evet kendilerine! Yoksa... Ergenekon, Balyoz, sözde Şike, Casusluk, Odatv vs... gibi davalarda çekilen acılar, sahte belgeler, Türk
Ordusu’na vurulan darbe önemli değil! O yüzden milatları da 17-25 Aralık 2013 değil mi?

Gülen’in kardeşinin cenazesi


Unutmayın...

Tarih 14 Ekim 2012...

Tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Fethullah Gülen’in kardeşi Nidai Gülen, Erzurum’da toprağa verildi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Sağlık Bakanı Recep Akdağ ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Nidai Gülen’in cenaze törenine katılmak üzere özel uçakla Ankara’dan Erzurum’a gitti. Yani... O cenaze bu kadar önemliydi AKP ‘çelik çekirdeği’ için! Yani... 7 Şubat 2012’de tutuklanmak isteyen Hakan Fidan’dan daha önemliydi! Önemli olmasa... MİT kumpasından 8 ay sonra o cenazeye neden katılsınlar ki?

Hakan Fidan da önemli değil!


Unutmayın...

Tarih 10 Haziran 2013...

17-25 Aralık operasyonlarından 6 ay önce...

11. Uluslararası Türkçe Olimpiyatları İzmir Etkinliği’nde konuşan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Fethullah Gülen’e selam gönderdi. 11 Mart 1966’da Kestane Pazarı’nda İzmir’de başlayan hizmet yarışının bugün dünyanın dört bir yanına ulaştığını vurgulayan Yıldırım, “Hocaefendinin İzmir Kestane Pazarı’nda başlattığı hizmetin bugün dünyanın dört bir yanına yayılmış olmasını görmekten büyük mutluluk duyuyorum” diye konuştu. Bakan Yıldırım sözleri şöyle sördürdü: “... Dünyanın dört bir yanından gelen bu kardeşlerimiz sevginin dili Türkçe’yi bize söylüyorlar. ‘Gelin tanış olalım’ diyen Yunus Emre’nin dilini, ‘Gel ne olursan ol yine gel’ diyen Hazreti Mevlana’nın dilini, ‘Aç açabildiğin kadar sineni, ummanlar kadar olsun, inançla geril ve insana sevgi duy, kalmasın alaka duymadığın el, uzatmadığın bir mahzun gönül’ diyen hocaefendinin dilini...

Yani... 17-25’ten 6 ay önce ‘Hocaefendi’ diyen, Pensilvanya’da yaşayan Gülen’in şiirini okuyan Yıldırım, MİT Başkanı Hakan Fidan’ı 2012’de tutuklamak isteyen örgütü selamlamaktan çekinmiyordu!

“Ergenekon hayali bir örgüt”


Tarih 4 Eylül 2019...

Yeniden görülen Ergenekon davasında sanıkların tümünün (235 kişi) örgüt üyeliğinden beraatına karar veren İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi 739 sayfalık gerekçesini açıkladı. Binali Yıldırım’ın okuduğu ama kabul etmediği gerekçeli kararın 454’üncü sayfasında bakın ne diyor mahkeme: “... Örgüt... Mesela yıllarca bir kanalını ‘Ergenekon Terör Örgütü’ adıyla imal ettiği hayali bir örgütün yargılamalarına tahsis ederek beyin yıkamış ve kamuoyu desteği sağlamış iken, sonradan hükümete karşı kara propaganda için elindeki bütün basın yayın medya organlarını kullanmıştır.”

SONUÇ: Binali Yıldırım’a gerekçeli karar sayfa 284’ten bir cümleyle hatırlatma yapıyorum: “... Ergenekon Davası öncesi yaşanan bazı terör ve suikast olayları, cemaatin hazırladığı ve amacın tamamen devletin ele geçirilmesi olan Ergenekon komplosunun köşe taşları olmuştur...”

NOT: Cumhurbaşkanlığı’nın internet sitesine girin, 15 Temmuz’a giden yolun 2005’te nasıl başladığını Tayyip Erdoğan’ın tespitleriyle okuyun... Okumadınız mı? O zaman... İçişleri Bakanlığı’nın, Süleyman Soylu’nun hazırlattığı FETÖ kitabına bakın ve Ergenekon’dan 15 Temmuz’a giden yolu anlayın... Anlamadınız mı? O zaman Pensilvanya’ya gidin özür dileyin!