Sevgili okurlarım, yandaş olmayan medya ile birlikte milyonlarca vatandaşın da her gün sorduğu sorular var.

“Kaç lira oldu?”

“Bu iş nereye gidiyor, yarın ne olacak?”

Yani döviz fiyatları sorgulanıyor!..

Ama gelin görün ki bu sorulara hiçbir makam yanıt veremiyor. Memleketi yönetiyorlar, her gün ekranlara çıkıp bol kepçe palavra atıyorlar ama iş bu kuşkulara ve sorulara geldiğinde suspus oluyorlar.

Öyle olmak zorundalar, başka çareleri yok.

★★★

Düşünün bakalım, ulusal parasının değeri yabancı paralar karşısında her gün, ama her gün düşen ikinci bir ülke biliyor musunuz?

Ekonomisi güçlü ülkelerden falan vazgeçtik...

Ukrayna, Belarus, Kazakistan, Tacikistan, Azerbaycan, Kongo, Uganda, Yemen, Endonezya, Nikaragua, Meksika vesaire...

İçlerinde bize benzeyen, Türkiye ile aynı yolun yolcusu olan belki sadece Afganistan ve birkaç ülke daha olabilir!..

Ve bir de 83 milyonluk Türkiye Cumhuriyeti’ni düşünüp bu ülkelerle kıyaslayın.

★★★

Sanayici, yatırımcı, iş alemi ve yabancılar döviz fiyatlarının yarın ne olacağını bilmiyor ki girişimlerini ona göre ayarlasın.

Evet, iş alemi bilmiyor...

Yabancı yatırımcılar derseniz onlar hiç bilmiyor...

Ve herkes birbirine soruyor:

“Ne olacak, bu işin sonu nereye varacak?”

★★★

Günün herhangi bir saati...

Evinizde veya iş yerinizde televizyon izliyorsunuz...

Ve aynı şahıslar her an karşınızda!

Sinir bozucu bir durum.

Milyonlarca insanımızı saf ve aptal olarak görenler aynı camın içinden size seslenmeyi sürdürüyor.

“Şunu yaptık bunu yaptık...”

“Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır...”

Protokol kabulleri...

Toplu açılış törenleri...

İmza törenleri...

Cami avlularında ayaküstü yapılan açıklamalar...

Vatandaşa gaz vermeler...

★★★

Özgürce soru sormak yasak.

Sorulacak sorular yandaş medyanın eline önceden veriliyor, onlar da talimatı aynen yerine getirip soruyor!

Şike öylesine belli ki, soruların muhatabı olan şahıs bu kez yanıtlarını da önündeki elektronik aygıttan okuyor.

Her şey önceden hazırlanıp kurgulanıyor.

Neresinden baksan dökülüyor.

★★★

Türkiye resmen soyuluyor...

Yapılan sözüm ona her ihalede, her büyük alımda yolsuzluk var.

Memleketin pırlanta gibi en değerli arazileri eşe dosta, Katar ve Suudi Arabistanlı Arap vurgunculara, yerli ve yabancı iş birlikçilere peşkeş çekilirken biz utanıyoruz ama peşkeşçilerin umurunda bile değil.

★★★

Son alarak birkaç gün önce emeklilikte yaşa takılanlar (EYT’liler) konusunu gündeme getirdiler...Ve vaatlerde bulundular:

“Bu konuyu en kısa zamanda çözeceğiz!”

Birkaç gün sonra süreyi uzattılar!

“2023 yılına kadar çözmeye çalışacağız!”

Niçin, çünkü 2023’te seçim var. Bu konuyu işleyip oy avcılığı yapmaya kalkışacaklar.

★★★

Burada yüz binlerce EYT’liye açıkça söylüyorum...

Emeklilik hakkını prim yatırma açısından çoktan kazandınız ama şimdi emeklilik yaşına takıldınız.

Bu umutlara sakın ola ki kapılmayın...

Yaş sınırını hiçbir zaman düşürmeyecekler ve siz emekli maaşınıza kavuşmak için yıllar boyu beklemeye devam edeceksiniz.

Sizi yine kandırıyorlar.

★★★

Sevgili okurlarım, ekranlarda her gün kendi gözleriniz ve kulaklarınızla tanık olduğumuz olaylar çok acı.

Kibir, ihtişam, lüks ve şatafat...

Atılan nutuklar...

Birbiri ardına sıralanan yutturmacalar...

Ama döviz her geçen gün niye değer kazanıyor, bizim dışımızda böyle ikinci bir ülke var mı sorularına verilen yanıt yok.

Yüz binlerce EYT’li ne olacak, soruna nasıl bir çözüm bulunacak, devleti yönetenler konuşamıyor...

Çünkü devletin ve milletin paraları başta müteahhitler olmak üzere yandaşlara pompalanıyor.

Aynen emme basma tulumba olayında olduğu gibi.

Neresinden baksak dökülüyor.

Türkiye bu hallere mi düşecekti?