Dakika 30... Bekledim ve yazıyorum. Presi, her takım aynı şekilde uygulayamaz. Rakibe baskı, nefes bile aldırmama, düşüncelerde
var olabilir. İş uygulamaya gelince planlar tutmaz. Bunun adı, pres değil presçik bence... Sıfır net pozisyonu vardı, ilk devre Galatasaray’ın...

HALiL, henüz büyük golcü olmadı. Göztepe savunmasının yaptığı hatada egoist olmasa, Galatasaray devre biterken golü atardı. Sonra golü yersin çıkarken... Halil’in nefis pası ve Ndiaye’nin golü... Gol öncesi, Muslera’nın kalesini terk edip çıkmasını hiç anlayamadım. Kötü oynarken, bazen rakibin hatasını beklersin. Halil’in zayıf vuruşunda, İrfan Can zor olanı yaptı. İnanılmaz bir gol yedi. Rumen futbolunun altın çocuğu olarak Galatasaray’a gelen Morutan, çok şık bir gole imza attı. Hırs, tempo ve oyun disipliniyle ikinci yarıya bambaşka
başlamıştı Galatasaray...

GÖZTEPE, bu sezon çok kırılgan ve kötü gözüküyor. Ünal Karaman’ın takımı daha derli toplu bir ekipti. Dikine pas, dikine koşu veya santrfor koşusu... Bu şartları yerine getirirseniz, rakip savunmanın dengesini bozarsınız. Galatasaray, bu koşulları fazla yerine getiremedi. Feghouli bitik, Kerem iyi değildi dün akşam... Bekler, fazla oyuna giremedi. Bu oyunda yaratıcı beceriye sahip olmak çok önemli. Morutan, bize bu gerçeği bir kez daha kanıtladı.