Sel, deprem gibi doğal afetler nedeniyle oluşan zararlarla ilgili iki kanunda düzenleme yapılmış durumda. Belirli bir oranda ürünlerini veya varlıklarını kaybedenler bu kanundan yararlanabiliyorlar.

Ülkemiz orman yangınları felaketinden sonra, şimdi de Batı Karadeniz’de yaşanan çok büyük sel felaketleri ile uğraşıyor. Şu ana kadar sel felaketinde 60’a yakın vatandaşımız, maalesef yaşamını yitirdi. Çok sayıda kayıp vatandaşımızı arama çalışmaları sürüyor. Bilimi reddeden ve rant için göz göre göre vatandaşlarının ölümüne neden olanları hukuka havale edemiyor, çaresizce Allah’a havale ediyoruz. Dere yataklarına tomruk depoları yap, ev ve işyeri kondur, yangın söndürme uçağı alma, yangın veya sel olunca takdir-i ilahi! Ülkemizin sonunu cahillik ve rant hırsı getirecek, artık bu sonuca iyiden iyiye inanmaya başladım.

Bugün her felaketten sonra “milletimiz cömerttir” deyip, vatandaşına IBAN numarası veren iktidara, evini, işini hatta canını kaybedenlerin vergilerini silebileceğine ilişkin düzenlemeyi hatırlatmak istiyorum.

İKİ KANUNDA DÜZENLEME YAPILMIŞ...

Doğal afetler nedeniyle terkin (silme), Vergi Usul Kanunu’nun 115. maddesi ile Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunu’nun 105. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; kanunda sayılan veya sayılmamakla birlikte doğal afet niteliğine sahip olaylar nedeniyle Vergi Usul Kanunu çerçevesinde vergi mükelleflerinin varlık ve/veya mahsullerinin en az üçte birini, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun çerçevesinde ise varlık ve mahsullerinin en az üçte birini kaybetmeleri gerekiyor. Bu şartı taşıyan mükelleflerin Vergi Usul Kanunu kapsamında gelir ve kurumlar vergisi ile arazi vergileri kapsamında olmak üzere, zararla orantılı olmak üzere Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun uygulaması yönünden ise Cumhurbaşkanı’nca kısmen veya tamamen terkin edilebilecektir. Terkin için Vergi Usul Kanunu çerçevesinde kesin bir süre olmamakla birlikte, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri çerçevesinde doğal afetler nedeniyle terkinde altı aylık başvuru süresi mevcuttur.


ZARAR TESPİTİ NASIL YAPILACAK?


Vergilerin silinmesi düzenlemesinden; yangın, yer sarsıntısı, yer kayması, su basması, kuraklık, don, zararlı hayvan ve haşarat istilası ve bunlara benzeyen afetler yüzünden zarara maruz kalan varlıklarının ve mahsullerinin en az üçte birini kaybedenler yararlanabilecek.

6183 sayılı Kanun’un 105’inci maddesine göre, terkin yapılabilmesi için; amme alacaklarının afet tarihinden önce tahakkuk etmiş olması ve terkini talep edilen amme alacağının afetlerin zarar verdiği gelir kaynakları ile ilgili olması gerekiyor.

Silinme için başvuruda bulunulmaması halinde, re’sen terkin yapılmasının mümkün olmadığını da hatırlatmak isterim.

Silme kapsamına giren bir zararın mevcut olup olmadığı, mahalli il veya ilçe idare kurullarınca belirlenecek.

Kanun, zararın derecesinin tespitinde uygulanacak genel esasları belirleme yetkisini Maliye Bakanlığı’na vermekte, zarar derecesi ile ilgili olarak bakanlığın belirlediği esaslar çerçevesinde doğal afetin amme borçlusuna verdiği zararın derecesinin ilgili amme idarelerince tespit edilmesi gerekmektedir.

Belirlenen zarar derecesi, madde hükmüne göre aranılan üçte bir şartının gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespitinde kullanılacak ve şart sağlanıyor ise silme işlemleri başlayabilecektir.


AFET bölgesi, mücbir sebep tamam da ölenleri geri getirebilecek misiniz?


Ülkemizde, yangınlar ve sel baskınları yaşanıyor. İnsanlar, yaşamları dahil her şeylerini kaybediyor. Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi ilan ediliyor. Maliye, “mücbir sebep” hükümlerini uyguluyor. Doğal afetten etkilenenlerin vergi ve sigorta borçlarını erteliyoruz, eşya, işyeri ve araç zararlarını karşılıyoruz, esnaf kredilerinin geri ödemesini erteliyor hatta KOSGEB Acil Destek Paketi hazırlıyor, TOKİ yeni ev maketlerinin görsellerini ışık hızı ile paylaşıyor. Yukarıda açıkladığım, silme işleminin de uygulanmasını bekliyoruz. Ancak, bunların hiçbirisi parkta arkadaşları ile oynarken ya da annesinin kucağında annesi ile birlikte sel sularına kapılıp yaşamını yitiren çocukları ve vatandaşlarımızı geri getirmeyecek. Sorumluların bu dünyada değil, öbür dünyada hesap vermesini bekleyeceğiz. Ne acı!

“Bir ülkeyi tanımak istiyorsanız, o ülkede insanların nasıl öldüğüne bakın.” Albert Camus