Aksaray’da, matematik öğretmeni Ali Rıza Yücel, ders esnasında koridora çıkardığı 11 yaşındaki öğrencisini kıyasıya dövdü.

Çığlıkları duyan diğer sınıftaki Gülcan Ünlü isimli öğretmen müdahale ederek çocuğu kurtardı.

Tüyler ürperten şiddet görüntüleri güvenlik kameralarına yansıdı.

Öğrenci T.K’ya 10 günlük darp raporu verildi.

Dayakçı öğretmen ise adli kontrol koşuluyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı...

★★★

Hiç kuşkusuz Ali Rıza Yücel gibiler birbirinden değerli eğitimcilerimizi temsil edemezler. Şimdi size “başımızın tacı” öğretmenlerimizden birini anlatayım:

★★★

Bayram tatilinde 48 yıl önceki ilkokul öğretmenini parkta görünce, yanına yaklaşıp “Hocam beni tanıdınız mı?” diye sordu.

Yaşlı öğretmen;

“Hayır tanımadım”  dedi.

Adam ısrarcıydı:

“Hocam nasıl tanımazsınız? Ben ilkokul öğrenciniz H.K...”

Yine tanımayınca kendisini hatırlattı:

“Hocam hani sınıfımızda bir arkadaşın saati kaybolmuştu. Ben şaka yapıp meraklandırmak için almış, ama söyleyememiştim. Siz, ‘Herkes kalksın ve ellerini tahtaya dayasın, arama yapacağım’ deyince utanmış ve çok korkmuştum. Sizin ve arkadaşlarımın yüzüne nasıl bakacağım diye soğuk terler dökerken ‘Şimdi herkes gözlerini kapatsın’ demiştiniz.

★★★

Ortalarda bir yerdeydim. Arama sırası bana gelmişti. Saati cebimden sessizce almış devamla, aynı sessizlik içinde son arkadaşa kadar aramayı sürdürmüştünüz.

Sonra bizi yelerimize oturtmuş, bana ve kimseye bir şey söylemeden saati sahibine vermiştiniz.

Şimdi hatırladınız mı beni hocam?..”

★★★

Öğretmen bankta yanına oturttuğu öğrencisine yaslanarak;  “O olayı ertesi gün unutmuştum ben. Şimdi sen anlatınca hatırladım. Sizlere ‘gözlerinizi kapatın’ dediğimde ben de gözlerimi kapatmıştım. O yaştaki her çocuğun yapabileceği bir yanılgıya düşen öğrencime karşı içimde önyargı oluşsun istememiştim. O yaramaz sen miydin? Nasılsın evladım?” diye sordu.

★★★

Hepimizin hayatında mutlaka “baş tacı” öğretmenlerimiz olmuştur.

Yaşayanlara sevgi ve saygı, hayatta olmayanlara da minnet ve rahmetle...