Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Gölcük ilçesindeki Ford Otosan fabrikasında, Türkiye'nin ilk tam elektrikli ticari aracı olan 'E-Transit' modelinin hattan inme törenine katıldı.

Törende konuşan Bakan Varank, Ford Otosan'ın yaptığı büyük yatırımların meyvesini verdiğini belirterek şunları söyledi:

* 10 yıla yayılan büyük bir vizyonun ilk adımlarından biri, Ford Otosan tarafından Avrupa pazarına ihraç edilecek E-Transit'in ilk aracı, üretim bandından iniyor. Ford Otosan geçtiğimiz yıl, Sayın Cumhurbaşkanı'mızın katıldığı bir toplantıyla 2 milyar Euroluk yatırım planını kamuoyuna açıklamıştı. İşte bu yatırım o gün açıklanan vizyonun ilk aşaması.

* Yüzde 100 elektrikli ticari araç yatırımıyla Ford Otosan'ın üretim kapasitesi 455 binden 650 bine çıkıyor. Böylelikle Ford Otosan Avrupa'nın ticari araç üretim üssü unvanını taçlandırmış olacak. İhraç edilecek bu araçlar, ihracat şampiyonu unvanını da perçinleyecek.

* Yan sanayide ortaya çıkacak 15 bin kişilik ilave istihdamla birlikte 18 bin vatandaşımıza yeni iş imkanı oluşacak. Şahsen yatırım, üretim, istihdam ve ihracatın fazlasıyla olduğu bu değerli projenin her türlü takdiri hak ettiğini düşünüyorum. Bugün bir araya gelmemize vesile olan elektrikli transitin hayırlı olmasını diliyorum.

"DİRENMEK YERİNE UYUM SAĞLAMAK EN DOĞRU TUTUM OLACAKTIR"

Dünyada dönüşümlerin hız kazandığını söyleyen Bakan Varank, şunları söyledi:

* Geçmişte dönüşümler, değişimler, belki 100 yılda bir olurken, bugün on yıllarda hatta daha da kısa sürelerde devrim niteliğinde dönüşümler yaşıyoruz. Buna yönelik pek çok sebebi ortaya koyabiliriz.

* Teknolojik gelişmeler, yenilikçilik merakı, müşteri beklentileri gibi. Ancak şu anda sebeplerden ziyade sonuçlara odaklanmak durumundayız. Bugün dönüşümün karşısında devletler dahi direnemiyorlar.

* Direnmek yerine uyum sağlamak takınılacak en doğru tutum olacaktır. Her dönüşüm elbette kendi içerisinde ciddi zorluklar barındırır. Bu elbette doğru ama bizim gibi gelişmekte olan ülkeler için dönüşüm, aynı zamanda büyük fırsatlar da demek. Biz bunun en güzel örneğini insansız hava araçlarında yaşadık. Bakınız bugün Türkiye belki de ilk defa bir teknolojiye öncülük eden ülkeler arasında yer almış durumda.

* Tüm dünya Türkiye'nin muharebe konseptlerini değiştiren SİHA'larını konuşuyor. Şimdi de otomotivde yaşanan paradigma değişimiyle birlikte emin olun önümüzde yeni ve çok ciddi fırsatlar var. Bilhassa iklim değişikliğinin itici gücüyle, birçok ülke tamamen elektrikli araçlara geçiş noktasında takvimlerini ortaya koydular. 2030 yılına geldiğimizde dünyadaki elektrikli araç satışlarının yüzde 30'u aşması bekleniyor.

* Ayrıca otonom ve bağlantılı araçlardaki teknolojik gelişim de süratle devam ediyor. Türkiye olarak mevcut altyapımız ve nitelikli insan kaynağımızla otomotivdeki potansiyelimiz gerçekten yüksek.

* Halihazırda dünyadaki en büyük 14 üreticiden bir tanesiyiz. Ciddi bir üretim kapasitemiz var. Sektör pandemiye ve savaşa rağmen, dalgalanmalar olsa dahi pozitif görünümünü sürdürmeye devam ediyor. İşte bu olumlu atmosferin de etkisiyle giderek büyüyecek olan elektrikli araç pazarından aslan payını almaya biz Türkiye olarak talibiz.

"ADIMLARIMIZI ATIYORUZ"

Türkiye'nin mevcut kapasitesini dönüştürmesi gerektiğini söyleyen Bakan Varank, şunları belirtti:

* Türkiye, otomobil üretiminin yüzde 80'ini başta Almanya, İngiltere ve Fransa olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç ediyor. Bu bağlamda içten yanmalı motorlara gelecek yasaklardan ana sanayi ve tedarik sanayimiz de doğrudan etkilenecek.

* Bu yüzden önümüzde endüstri olarak özellikle dikkat etmemiz gereken önemli hususlar var. Bunlardan birisi mevcut kapasitenin dönüştürülmesi. Diğeri elektrikli araç şarj altyapısı. Sonuncusu da otonom ve bağlantılı araçlar için altyapı ve regülasyon düzenlemeleri.

* Bu noktada biz, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak ekosistemin tamamına yönelik bir taraftan politika geliştirme süreçlerine devam ederken, diğer taraftan da uygulama noktasında adımlarımızı atıyoruz.

"GİDİŞATI DOĞRU OKUMAYI BAŞARDIĞIMIZI GÖRÜYORUZ"

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanvekili Ali Koç ise konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

* Ford Otosan 60 yılı aşkın köklü kurumsal kültürü ve tecrübesiyle kurulduğu günden bugüne Türkiye'de sanayinin gelişimiyle birlikte anılmıştır. Geçmişten bugüne attığımız adımlara baktığımızda, dünyada otomotiv sektörünün gidişatını doğru okumayı başardığımızı memnuniyetle görüyoruz.

* Pek çok şey değiştiği gibi otomotiv sektörü de büyük ve hızlı bir değişim, dönüşüm içindedir. Özellikle elektrifikasyon konuşuyoruz, insansız araçlar konuşuyoruz. Belki de 5 ile 10 sene içerisinde, bugün bildiğimiz pek çok marka piyasada olmayacak. Dolayısıyla yatırımlarınızı yaparken geleceği de iyi okumak, iyi tahmin etmek, buna göre pozisyon almak her zamankinden daha önemli olmuştur.

* Biz şimdi televizyon üretiyoruz. 2-3 markamız var şu an. Eskiden onlarca marka televizyon üretirdik. Benzer bir değişim bu kadar radikal olmasa da otomotiv sektöründe de beklenmektedir. Dolayısıyla ortaklarımız Ford ve Fiat'ın nasıl pozisyon alacağı, bizlerin geleceği açısından önemlidir. DHA