İstanbul Adalet Sarayı C Kapısı girişinde bulunan alanda çok sayıda avukatın katılımıyla ‘Adalet Nöbeti’ yapıldı. Avukatlar, basın açıklaması yapmak üzere hep birlikte alkışlar eşliğinde adliyenin önüne geçti.

Avukatlar, “Herkes için adalet” pankartı önünde, “Sezen Aksu'nun, ‘koparılmaya’ çalışılan dili, Sedef Kabaş'ın susturulmak istenen sesi olmak, sesimizi, sözümüzü çoğaltmak için nöbetteyiz” başlığı taşıyan bir basın açıklaması yaptı. Açıklamayı avukat Selin Nakıpoğlu okudu.

“SEZEN AKSU, SEDEF KABAŞ VE DARP EDİLEN MESLEKTAŞIMIZ İÇİN BURADAYIZ”

Avukatlar adına okunan basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi;

*Yaptığı bir sosyal medya paylaşımı üzerine Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün, ‘Bu hadsiz ve hukuksuz ifadeler, adalet önünde hak ettiği karşılığı bulacaktır’ açıklamasının ardından sabaha karşı evi basılarak gözaltına alınan ve demokratik hiçbir ülkede bulunmayan ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçu gerekçesiyle tutuklanan gazeteci Sedef Kabaş'ın ve bekçiler tarafından ters kelepçe uygulanarak, darp edilerek özgürlüğünden mahrum bırakılan meslektaşımız avukat Mürsel Ünder'in yalnız olmadığını söylemek ve dayanışmak için buradayız.

“GÖRÜNDÜĞÜMÜZDEN DAHA ÇOĞUZ VE DAHA GÜÇLÜYÜZ”

*Göründüğümüzden daha çoğuz ve daha güçlüyüz. Cesaretin bulaşıcı olduğunu biliyoruz. Her zamanki kararlılıkla buradayız. Demokrasiyi, temel hak ve özgürlükleri ve hukuk devletini savunmak, halkın hak arama özgürlüğünün sesi ve güvencesi olmak için aynı kararlılık ve cesaretle burada olmaya devam edeceğiz. Hepimiz birimiz, birimiz, hepimiz için.

“İNSANLARIN, ‘SEDEF KABAŞ’A ÖZGÜRLÜK’ DEMESİ GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM”

Avukat Selin Nakıpoğlu, basın açıklamasını okuduktan sonra Sedef Kabaş’ın avukatlarından Doğuşcan Aydın Aygün söz alarak, “Ülkemizde ne yazık ki alıştığımız bir gazeteci, ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçu isnadıyla gecenin 02.00’sinde, gözaltı işlemi yapılarak tutuklandı. Artık burada hukukilikten çok, insanların, Türkiye toplumunu oluşturan bireylerin seslerini yükseltmesi gerektiğini, ‘Sedef Kabaş’a özgürlük’ demesi gerektiğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

“BU HÜKÜMET KENDİSİ GİBİ DÜŞÜNMEYENİ YURTTAŞTAN SAYMIYOR”

Avukatların ‘Adalet Nöbeti’ne katılan eski Kültür Bakanı Ercan Karakaş, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

"Ülkenin yazarı, sanatçısı, ressamı, bütün üreten insanlar özgürce üretecekler. Korkmadan üretecekler. Onların ürettiklerini bir Başbakan, bir Cumhurbaşkanı birey olarak beğenmeyebilir. Ama her şeye rağmen bu ülkenin bir Anayasası var.

Sezen Aksu, 50 yıldır beste yapıyor, söylüyor. Ama bu hükümet, kendisi gibi düşünmeyeni, kendisine eleştiri yapanları yurttaştan saymıyor, sanatçı da saymıyor.

Ekonomide bir takım ‘Nass’lardan yararlanarak sözde adımlar atarken, kültür-sanatta da mı öyle olacak? Hoşa gitmeyen şarkılar, filmler, tiyatro oyunları bunlar cezalandırılacak mı? Dilleri mi kopartılacak? Türkiye bunu hak etmiyor"

“TÜRKİYE’DE GÜVENLİK SORUNUN NE KADAR DEHŞET VERİCİ OLDUĞUNU GÖZLER ÖNÜNE SEREN BİR UYGULAMA”

Bir grup bekçinin saldırısına uğrayan avukat Mürsel Ünder de yaşadıklarını anlattı, “Bekçilerin hoyratlığıyla ilgili, yapmış oldukları işkence, darp ve kötü muamelelerle ilgili olarak, Türkiye’de kamuoyunu çok çok fazla işgal etti. Sanırım benim de kamuoyunda yer bulmanın önemli sebeplerinden birisi tartışmaya yer vermeyecek biçimde görüntülerin açıklanması ve bir avukata dahi bunun yapılıyor olmasının da, Türkiye’de özgürlük ve güvenlik sorununun ne kadar büyük boyutlara geldiği ve ne kadar dehşet verici olduğunun gözler önüne seren somut uygulama” şeklinde konuştu.