KUMPAS 2009’DA NASIL KURULDU?


20’nci yüzyılın en önemli bestecilerinden Arnold Schönberg şu tespiti yapmıştı:

“... İnsanlar ‘konforu’ buldular ve rahatı tercih ettiler. Çağdaş insanın amacı, zahmetsiz bir yaşam geçirmektir. Bu yüzden insan yüzeyselleşmiştir. Araştırmaz, incelemez, var olanla yetinir. ‘Konfor’, zihinsel tembellikle eş anlamlıdır. Bu müzik için de geçerlidir.”

Bu sadece müzik için geçerli değil! Gazeteci, araştırmaz, incelemez, zahmetsiz bir yaşamı tercih ederse... ‘Konfor’ zannettiğinin aslında yüzeyselleşme olduğu gerçeğiyle yüzleşmezse, popülizmin esiri olur. Düzenin sözde muhalifi de diyebiliriz! Nereye mi bağlayacağım? Yıllar sonra ortaya çıkan bir belgeyi sizinle paylaşacağım ve son 20 yılda yaşadıklarımızın özetini anlatacağım. Önce 4 Şubat’a dönelim...

Fenerbahçe’yi 20 yıl yöneten ve AKP-cemaat ortaklığının olduğu dönemde arkadaşlarıyla birlikte cezaevine konulan Aziz Yıldırım basın toplantısı düzenledi ve bir belgeye ulaştıklarını açıkladı:

“... Bildiğiniz üzere 3 Temmuz soruşturmasını yürüten (Yıl: 2011) firari Savcı Mehmet Berk, ifade esnasında, Bursaspor şampiyon olmasa Fenerbahçe Spor Kulübü’ne operasyonun 2009-2010 sezonunda yapılacağını söylemişti. Savcının bu söylemini kamuoyu ile paylaştım. Hukuk ekibimiz hakim ve savcılar hakkında açılacak davalara çalışırlarken çok önemli bir delile ulaştılar. 3 Temmuz yargılamasını yapan, kapatılan İstanbul 16.Ağır Ceza Mahkemesi’nin UYAP formatında yazılı olan Fenerbahçe’ye kumpasın gerekçeli kararı word formatına dönüştürüldüğünde, belgenin hazırlanma bilgileri çıkmaktadır. Buna göre gerekçeli kararın oluşturma tarihi 16 Nisan 2009. Son değişiklik tarihi 10 Ağustos 2012, son yazdırma tarihi 10.08.2012’dir.”

O belgeyi bu köşede ilk kez göreceksiniz!

[caption id="attachment_6938527" align="alignnone" width="1200"] Aziz Yıldırım[/caption]

Adalet Bakanlığı incelemeli


Evrak numarası: 1072086234

Oluşturma tarihi: 16 Nisan 2009, saat 14.32

Son değiştirme tarihi: 10 Ağustos 2012, saat 18.05

Yani... Aziz Yıldırım ve arkadaşları başta olmak üzere aslında Türkiye’ye kurulan Ergenekon, Balyoz, Odatv, Askeri Casusluk vs... gibi kumpasların nasıl hazırlandığını gösteren somut bir belge. (3 Temmuz 2011’den bu yana anlattığımız tam da bu: Mesele Fenerbahçe ya da Galatasaray ya da Beşiktaş ya da Trabzonspor değildi) Bu belge, Adalet Bakanlığı elinde olan UYAP sisteminde bu şekilde kayıtlı. Adalet Bakanlığı inceleme yaparsa delillere kolaylıkla ulaşılabilir. 3 Temmuz 2011’de, öznesi Fenerbahçe olan operasyonun temelinin 2009’da atıldığını kanıtlayan başka deliller de var! Örneğin...


Telekulak, Taraf ve hakimin itirafı


Kapatılan Özel Yetkili Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin arşivine uzanalım. Sahte isim, telefonların IMEI numarası, uydurma örgütler ve suçlar üzerinden alınan mahkeme kararları üzerinden yapılan binlerce telefon dinlemesinin belgesi ‘Telekulak Soruşturması’yla ortaya çıktı.

Açalım...

Soruşturma dosyasına göre... O binlerce kişilik listede Fenerbahçe Kulübü eski Başkanı Aziz Yıldırım da var! Peki Yıldırım neden ve nasıl dinlendi? Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği karar ile Aziz Yıldırım, İBDA-C terör örgütü kapsamında dinlendi ve takip edildi. Dinleme tarihi 14 Şubat 2008. Yani ortada şike soruşturması yok ve Yıldırım, koruması H.D. üzerinden takibe alınıyor.

Yani... Aziz Yıldırım soruşturması 2008’de başladı!

Bitmedi...

Tarih 29 Mart 2009... Operasyon gazetesi Taraf’ın manşetine bakın: “Ergenekon Fenerbahçe’de!”

Unutmayın! Yukarıda okuduğunuz belgenin tarihi 16 Nisan 2009. Taraf ise 18 gün önce yani 29 Mart 2009’da, “Fenerbahçe’yi Ergenekon’a bağlamak için” manşet atıyor.

Bitmedi...

Tarih 19 Şubat 2017... Eski hakim Dursun Ali Gündoğdu, İstanbul Başakşehir’de kaldığı evde, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı ifadeye çağıran eski savcı Sadrettin Sarıyaka ile birlikte yakalandı. 10 Temmuz 2017’de Yargıtay’daki ifadesinde çarpıcı bilgiler verdi. 73 sayfalık ifadesinde Gündoğdu, şike kumpasıyla ilgili şöyle konuştu: “... Bu şike soruşturmasında istihbari dinleme yapıldı. İki sene, bir veya iki sene yapılmış. Fikret Seçen’den (Firari İstanbul eski Cumhuriyet Savcısı) bizzat dinlediğim olayı aktarmak istiyorum...”

SONUÇ: 2009’da yapılan kurguyu dönemin hakimi Dursun Ali Gündoğdu da itiraf etmişti. Yani... Ne şikesi, memleket elden gidiyor!