Ulusça geçen yıldan daha fakiriz.
Herkes, derece derece, değişik oranlarda gelir kaybına uğradı!
Sürekli yağan ağır zamlar büyüyen enflasyon canavarının habercisiydi...
İktidar ise yalelli söyler gibi “Yaptıklarımız sayesinde Avrupa şaşkın. Yatırım, üretim ve istihdamdaki gidişatımızı görünce şok oldular!” diye küçüklere masallar anlatıyordu.
Kendileri inanıyorlar mıydı, bilmem... Fakat söylüyorlardı işte...
Propagandayla algı oluşturmak istiyorlardı...
Propaganda, “Kamuoyunu etkilemek için bazen gerçeklerin, bazen söylenti veya yalanların sistematik olarak yayılması” diye tanımlanır. Amaç toplumu derinden etkileyip algı oluşturmak, bundan çıkar sağlamaktır!.
AKP yıllarca bunu yaptı ama artık “Takke düştü, kel göründü”...
Toplumun büyük bir kesimi iktidarın bu boş lâflarına inanmıyor!
★★★
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tüm düşürme çabalarına rağmen dün yıllık enflasyonu yüzde 36.08 olarak açıklamak zorunda kaldı.
20 yıllık AKP döneminin en yüksek enflasyon rakamıdır bu...
Hani “Faiz sebep, enflasyon sonuç” idi?
Merkez Bankası faizleri yüzde 14’e düşürdü de ne oldu? Enflasyon hızı daha da arttı!
Zaten bilim dışı olan “Faiz sebep, enflasyon sonuç” teorisi, temelsiz binalar gibi çöktü.
Aslında TÜİK’in açıkladığı, enflasyonun makyajlanmış halidir. Fakat...
Surat çirkinse, sen istediğin kadar makyaj yap, tutmuyor!
★★★
Peki, gerçek enflasyon nedir?
Çarşıya-pazara çıkan herkes, ortalığın cayır-cayır yandığını görüyor.
Bağımsız bir kuruluş olan Enflasyon Araştırma Grubu ENAG’a göre yıllık enflasyon yüzde 82.81...
Ne buyurulur buna?
Rakamlar, söylerken bile dilimizi yakıyor!
Ey TÜİK...
Sen ne dersen de, gerçek çıkıyor, istemesen de...
★★★
Hepimiz, geçen yıldan daha fakiriz!
Hele asgari ücretli, emekli, dul, yetim ve gaziler daha da fakir...
Zam kasırgası ülkeyi kasıp kavururken, emeklilere yapılan zam dün açıklandı: Yüzde 27.9...
Bu rakam, yıllık enflasyondan yaklaşık yüzde 9, elektrik zammından ise yüzde 99 daha düşük!
Dini siyasete âlet eden bazı iktidar mensupları “Allah sizi açlıkla imtihan ediyor” diye yoksul halkı avutmaya çalışıyor! Ne diyelim? Sen aklımızı koru Tanrım!
Doğru konuşan bir AKP’li
Bir süre önce eski bir AKP milletvekili, Yeni Journal’dan Ayser Çınar’a verdiği röportajda şöyle demişti:
“Ben emekli milletvekili maaşıyla geçinen biriyim. Hayat zor. Doğrusunu isterseniz ben de yoksullaştığımı hissediyorum. Ben yazarım. Bu aralar yazı yazarak evin ekonomisine katkıda bulunabilir miyim, diye düşünüyorum. Çünkü ben şu an meslek olarak işsizim. Siyaset bir meslek değil çünkü... Yapılır ve biter. Bu nedenle kendimi işsiz bir yazar olarak tanımlıyorum.”
Bu sözleri, her ay ek ödemeler hariç, 15.800 lira emekli milletvekili maaşı alan AKP 25-26’ncı dönem milletvekili ve Merkez Karar Yönetim Kurulu üyesi Orhan Miroğlu söylüyordu.
Gerçeği gören, gerçeği konuşan AKP’liler de var ama iktidar onların iyi niyetli uyarılarına bile kulak asmıyor. Sonuçta kötü gidiş devam ediyor!
TEBESSÜM
Cennette bir çiftlik...
Kocası ölen kadın, medyum aracılığıyla onun ruhunu çağırtır ve sorar:
“Sen misin kocacığım?”
Gelen ruh “Evet benim” der.
Kadın tekrar sorar:
“Neredesin?”
“Cennette bir çiftlikte yaşıyorum. Her taraf yemyeşil... Bağlar, bahçeler, ırmaklar... Geniş meralarda sarı inekler koşuşuyor...”
“Memnunsun yani?”
“Evet, çok memnunum... Çünkü çiftliğin boğasıyım!”
GÜNÜN SÖZÜ
Ancak aptallar ve ölüler düşüncelerini hiç değiştirmezler!
