Ben “AK Parti’nin en çok istediği aday Kemal Kılıçdaroğlu’ydu” teorisini destekleyen bu mesajın muhalefet tabanında olumsuz bir psikoloji oluşturma amaçlı yönlendirici bir mesaj olduğunu düşünmüştüm.
Önceki gün, bizzat muhatabıyla konuşarak bu mesajı detaylandırma fırsatı buldum. Erdoğan’ın seçim stratejisini belirleyen ekip, Altılı Masa’da yaşanan krizi ve sonucunda Kılıçdaroğlu’nun aday ilan edilmesine dair şu analizleri yapmış:
ERDOĞANLEHİNE TESPİTLER:
■ TABANIMIZDAN OY ALAMAYACAK: Kılıçdaroğlu’nun aday olmasının en güzel tarafı, AK Parti tabanından daha fazla oy gitmeyecek olması. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş aday olsaydı AK Parti seçmenlerinden kendisine oy kayabilirdi. Bu da Erdoğan’ın oylarını düşürürdü.
■ İYİ PARTİ SEÇMENİNİ KAZANABİLİRİZ: Kılıçdaroğlu’nun adaylığı belirlenirken yaşanan kriz, İYİ Parti tabanında çatlağa neden oldu. Parti tabanının bir bölümü, lider Meral Akşener ve parti yönetiminin tavrına karşı çıktı. Bir kısmı ise Akşener’i destekledi. Masada oy oranı bakımından küçük partiler İYİ Parti’yle bir tutuldu. Bu tepki çekti. Kılıçdaroğlu’nun HDP’yle görüşmesi de İYİ Parti’de tepki çekebilir. Bunların yaratacağı kafa karışıklığı İYİ Parti seçmenin bir kısmının Cumhur İttifakı saflarına katılmasıyla sonuçlanabilir.
■ BELEDİYE BAŞKANLARININ İMAJI SARSILDI: Kriz aşılırken Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlarının kullanılması, ikisinin Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacağının ilan edilmesi, iki güçlü siyasi karakterin imajını sarstı.
■ MUHARREM İNCE’NİN ADAYLIĞI: Memleket Partisi lideri Muharrem İnce aday olursa, Erdoğan’dan oy alması imkânsız. Ancak Kılıçdaroğlu’na oy vermek istemeyen muhalifler İnce’ye oy verebilir. Bu durum Kılıçdaroğlu’nun 1. turda kazanmasını zorlaştırabilir.
ERDOĞAN ALEYHİNE DURUMLAR:
■ KILIÇDAROĞLU GÜÇLENDİ: Kılıçdaroğlu, Akşener, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş gibi güçlü siyasi karakterlere karşı geri adım atmadı. Mağduriyet duygusu, İYİ Parti tabanını kazanmasını da sağladı. Siyasetteki en güçlü rakiplerinin önüne geçmekle kalmadı, onların desteğini de kazandı. Kılıçdaroğlu muhalefeti birleştirirken, Erdoğan’a karşı da güçlendi.
■ HDP DESTEĞİ: HDP’nin oy oranı anketlerde yüzde 12-13 bandında. Haliyle, en kritik seçmen HDP seçmeni. Kılıçdaroğlu, Mansur Yavaş gibi Cumhur İttifakı’ndan oy çalamaz ama HDP’den kazanabileceği oylar, çok daha fazla, çok daha belirleyici.
SONUÇ:
ERDOĞAN İÇİN ZOR BİR SEÇİM: Erdoğan 21 yıldan sonra en riskli seçimine giriyor.
★★★
Erdoğan lehine görülen tespitler, doğru olsa bile sonucu etkilemeyebilir.
Örneğin Mevcut durumda Kılıçdaroğlu’nun kazanmak için Cumhur İttifakı tabanından oy alması değil, muhalefet tabanını birleştirmesi ve koruması yeterli.
Erdoğan ise kazanabilmek için muhalefet tabanından oy alabilmeli. Mevcut koşullarda bu zor görünüyor. İYİ Parti seçmeninin masadan kalkar gibi yaptı diye Akşener’e gösterdiği tepkiye bakılırsa, Erdoğan’ın İYİ Parti tabanından oy alma planı da suya düşecek gibi görünüyor.
İmamoğlu ve Yavaş’ın Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacak olması ise, Erdoğan’ın ekibinin yaptığı tespitin tersine Anadolu’da şaşırtıcı bir karşılık bulmuş. Bunu bizzat sahadaki bir AK Parti milletvekilinden de duydum.
Bütün bu bilgiler ışığında bu da benim analizim:
Millet İttifakı ciddi bir hata yapmazsa, İYİ Parti teşkilatlarını harekete geçirebilirse, seçimi kaybetmek Erdoğan için bir ihtimalden çok kaçınılmaz bir sonuca dönüşebilir.
Hoşçakal İsmet Ağabey
İsmet Demirdöğen, gazetecilik hayatıma en çok damgasını vurmuş meslek büyüklerimden biriydi. Mücadeleci yanını, her koşulda doğru duruşunu, mesleğin namusunu koruma çabasını hep örnek aldım.
Ne yazık ki İsmet Ağabey’i çok erken kaybettik.
Her ölüm erkendir elbet. Ancak İsmet Ağabey’in erken ölümü benim için şok ediciydi. İçimden bir parça koptu haberi aldığımda...
“İyiler mi hep erken gider” dedim bir kez daha.
Işıklar içinde yat, devrin daim olsun İsmet Ağabey. Seni çok özleyeceğiz.
