Onlar arasında Ergenekon davalarının Adalet Bakanı Sadullah Ergin de yer alıyor.
En azından bu ittifak gizli kapaklı değildi.
Kılıçdaroğlu’nun Özdağ’la imzaladığı gizli protokoller deşildikçe cerahat akan bir yaraya dönüşüyor. Kılıçdaroğlu, Altılı Masa’daki ortaklarına ve partisine haber vermeden Özdağ’a İçişleri dahil üç bakanlık ve MİT’i verdi.
Kılıçdaroğlu’nun “iki kişinin namusuna” havale ettiği protokol imzalanırken, CHP’de resmi görevi olmayan gazeteci İmambakır Üküş odadaymış. Meğer CHP Sözcüsü Faik Öztrak’ın bilmediğine Üküş şahit olmuş!
Kılıçdaroğlu kazansa ne olurdu diye düşünmeden edemiyorum.
İçişleri Bakanlığı’nı söz verdiği CHP’li Engin Özkoç’a mı, protokol imzaladığı Özdağ’a mı bırakacaktı?
Özdağ’a verse Partisi ve ortakları ne diyecekti?
Sözünü yutsa Özdağ, hakkını mahkemelerde mi arayacaktı?
Güler misin, ağlar mısın!
ERDOĞAN’I HÂLÂ SEVİYORMUŞ
Şimdi, skandallar dizisinin üçüncü perdesi aralanıyor. Bu sefer CHP, Hasan Cengiz ve Perinaz Mahpeyker Yaman’ın danışmanlığa atanmasından kaynaklı sarsılıyor.
Avrasya Yerel Yönetimler Birliği Başkanı Cengiz, şaibeli bir kişilik. Putin’i, Erdoğan’ı ve Kılıçdaroğlu’nu aynı anda seviyor. Hala profilinde Erdoğan’ın fotoğrafı var. Buna rağmen Kılıçdaroğlu’nu desteklediğini kaydediyor. CHP’ye iki danışman birden atanmasını sağlayacak kadar ağırlığı var, öyle anlıyoruz.
TUVALETE BİLE BAŞVURSAN…
Cengiz, geçmişte AK Parti’den milletvekili adayı olan Yaman’ı Kılıçdaroğlu ile tanıştırıyor. Umumi tuvalete bile eleman alınsa sosyal medyasına göz gezdirilir, değil mi?
CHP’ye danışman atanırken bakılmıyor.
Twitter’da Atatürk’e “Maymun” diye hakaret etmeye getiren, Kılıçdaroğlu’na “Kanı bozuk” diyen, Fetullahçıları ve tarikatları öven Yaman, CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu tarafından evinde ziyaret ediliyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu ile düğüne katılıyor. Kılıçdaroğlu’na danışman yapılıyor.
İKİNCİ KEZ GÖREV VERİLDİ
4 Haziran’da, 80 civarında olduğu tahmin edilen (Kesin sayısı bilinmiyor ve söylenmiyor) danışmanların görevi sonlanıyor.
Ancak iddialara göre Yaman’a “Siz devam edebilirsiniz” diye sözlü izin veriliyor. CHP’nin üçüncü katında oda tahsis ediliyor. Yaman, mobilyaları beğenmediği için odayı kendi parasıyla döşetiyor. Hatta, altı ay sonra daha geniş bir odaya geçeceğini söylüyor.
Kapısına adını yazdırmak istediği gün Veryansın TV'de Erdem Atay skandalı patlatıyor.
Odada hala Yaman’ın mobilyaları var.
Cengiz’e ise üç hafta önce aynı katta bir başka oda verildi.
Ey sevgili CHP’liler...
Size acı bir bilgi vereyim.
Bu ikili ağustos ayı itibariyle CHP üyesi bile değildi.
SİCİLİ BOZUK TİPLER
Meğer CHP’de kariyer yapmak için AK Parti’den milletvekili veya milletvekili adayı olmak yetiyormuş.
İşte bu yüzden...
Atatürkçü Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın Kılıçdaroğlu’na yönelik eleştirel paylaşımlarından ötürü ihraç edildiği partide Atatürk’e “Maymun” demeye getiren Yaman’a danışmanlık veriliyor.
İşte bu yüzden...
İstanbul’u çeyrek asır sonra kazanan Ekrem İmamoğlu’na değişim istediği için “CHP kimsenin kariyer yapma yeri değildir” diye parmak sallanırken, Erdoğan sevdalısı Cengiz’e oda tahsis ediliyor. Cengiz, gördüğü hürmetten cesaret alarak, Kılıçdaroğlu’na armağan ettiği kılıcın fotoğrafıyla değişimcileri tehdit ediyor.
Kılıçdaroğlu, geçen ay belediye başkanlarıyla yaptığı toplantıda “CHP’nin tarihini bilen, partiyi ileriye götürebilecek, sicili temiz birisini bulsam yarın bırakırım” demişti.
Kılıçdaroğlu’nun bu titizliğini; milletvekillikleri dağıttığı listelerden, bakanlıkları pay ettiği gizli protokollerden ve danışmanlık verdiklerinin sicillerinden görebiliyoruz.
Kuşoğlu: Gelene git diyemiyorsunuz
Perinaz Yaman’ın danışman yapılmasını CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu ile konuştuk.
- Perinaz Yaman’ın sizinle görüntüsü var. CHP’de danışman olmasında referansınız oldu mu?
Düğünde tanışmıştım. Ondan sonra danışman olmuş. Bilgim yoktu.
- CHP’nin üçüncü katında odası varmış.
Odası yoktu. Danışman olmadığı için odasının olması mümkün değil.
- Hasan Cengiz’in referansıyla CHP’ye geldiği iddia ediliyor.
Genel başkanın biliyor olması lazım. Kim getirdi, bilmiyorum.
- Danışman olurken, geçmişte ne yazmış, bakılmıyor mu?
Herhalde bakılmıştır. Ya da komplo vardır, bilmiyorum. Bakılmaz olur mu, bakılması lazım.
- Kılıçdaroğlu’na “Kanı bozuk” demiş, Atatürk’e “Maymun” demeye getirmiş. Bakılsa görülürdü.
Muhakkak.
- E nasıl oluyor?
Maalesef. Evet, olmuş.
- Cengiz’in de odası varmış. Bu kişiye niye oda veriliyor?
Bilmiyorum. Bunlar sadece genel başkanla çalışabilen kişiler. Partiyle şeyleri yok.
- Siz nasıl açıklıyorsunuz?
Şu aşamada yorum yapmayayım. Tartışmalar partiye çok zarar veriyor seçim öncesi.
- Bu kişilerin CHP üyesi olmadıklarını öğrendim.
Bilmiyorum.
- Faik Öztrak ve Eren Erdem, “4 Haziran itibariyle danışmanlıkları son buldu” diye açıklama yaptı. Ancak sonradan sözlü olarak Yaman’a “Görevinize devam edebilirsiniz” denmiş. Doğru mu?
Bilmiyorum. Sözlü emirle olmaz, yazılı olması lazım.
- Sizin referansınızla devam ettiğini söylemiş.
Benim referansımla? O zaman yazılı bir şey çıkması lazım.
- Kemal Bey’e onun hakkında olumlu görüş bildirdiğinizi söylemiş.
Yok, sordum. Bazı arkadaşlarda olumsuz bildirdiler. Şu var: CHP’ye, Cumhuriyet’e, Atatürk’e düşmanlık yapıp değişebilen birilerinin olması güzel. Ama bunların danışman olması gerekmiyor.
- Tanışıklığınız sadece düğünde karşılaşmak mı?
Bir kere de partide ziyaret etmiştir, o kadar.
- Duyduğum kadarıyla bir odayı kullanıyor, eşya taşıttırıyor, kapıya ismini yazdırmaya çalışıyor. O aşamada “Yazılmasın” deniyor.
Evet, çünkü öyle bir danışmanlığı söz konusu olmadı.
- Neden odayı kullanıp eşya taşıtmış?
İşte ona bakacağız. Genel başkan İstanbul’daydı, gelsin, görüşeceğiz.
- 80 civarında danışman olduğu söyleniyor. Kriter gözetilmedi mi?
80 olduğunu sanmıyorum. Danışmanlar bize bildirilmiyor. Hepsinin odası yok. Bunun kriterleri farklı. Genel başkan belli bölge, belli konu için özel çalışabiliyor. Özellikle seçim öncesinde bu sayılar arttı.
- Yaman’ın danışmanlık hizmeti verdiği alanlar nedir?
Bilmiyorum. İş kadını olduğunu söylüyormuş. Daha önce AK Parti’de çalışmış. O tarafı bilen birisi olarak belki.
- Hasan Cengiz’in ne vasfı var?
Herkesle görüşen birisi herhalde. Cumhurbaşkanından muhalefet liderlerine, belediye başkanlarına, herkesle görüşüyor.
- Kılıçdaroğlu neden yakınlık kurması için imkan tanımış.
Bilmiyorum, vardır bir sebebi.
- Odası varmış. Nasıl mümkün olabilmiş?
Kendisinin değil de kurum olarak var herhalde.
- Böyle başkaları var mı?
Vardır. 80 danışman olunca muhakkak vardır.
- Odası olanlar?
Odası olan da vardır.
- Bunlar kaçtır, biliyor musunuz?
Önümüzdeki hafta baktırırız.
- Karar alacak mısınız?
Yarın (Bugün) MYK var, konuşuruz hepsini.
- Siz ne hissetiniz? Yaman’ın paylaşımlarını gördünüz!
Daha titiz olunması gerekir, kesin tabi.
- Nerede açık verilmiş?
Herhalde cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında çok hızlı hareket edilme zorunluluğundan. Kurumsal çalışma olmadı. Acele yapıldı bazı şeyler, ondan dolayı oldu. Bunlar CHP’lileri üzen konular ama CHP’ye zarar veremez. CHP kurumsal bir parti.
- Danışman tercihleri kurumsallıkla çelişmiyor mu?
Seçim sırasında bunlar oldu. Kurumsal çalışma yapılamadı. Cumhurbaşkanlığı gibi parti dışı seçimlere alışkın değiliz. Genel başkan günde iki üç miting yapabiliyor. O arada televizyon programları yapıyor. Partiyle, kurumsal kimlikle bağlantı kopuyor. Maalesef öyle oldu.
- Önceki güne kadar partide bulunması zaafın uzun sürdüğünü gösteriyor.
Gelenlere git diyemiyorsunuz. Ama resmi bir kurumsal bir şey söz konusu değildi. Gelen insanları kovamazsınız.
