Sevgili okurlarım, bunlar 22 yıldan bu yana iktidarda. Hem de tek başına ve tek adam yönetiminde.
Hem de yargı, medya, Meclis çoğunluğu ve bazı belediyeler dışında bütün kurumlar ellerinde.
İnanılmaz bir süreç yaşıyoruz.
Bu tablodan sadece AKP değil, MHP de ‘gurur’ duymalı!
Siyaset piyasasında birkaç yıl öncesine kadar bir Devlet Bahçeli vardı. Gerektiğinde iktidarı eleştirir, en sert çıkışları yapar, hatta ip atar ve Tayyipgiller iktidarının üzerine giderdi.
★★★
Peki, bu yıllar içerisinde biz Türkiye olarak nerelerden nereye geldik?
Bu durumlara nasıl düştük ya da düşürüldük?
-Her gün karşımıza yeni cinayetler, silahlı soygunlar, ihale vurgunları çıkıyor.
-Hayat pahalılığı milleti kasıp kavuruyor.
-Çocukların ve gençlerin okul harcamalarına kreşler ve üniversiteler dahil bir yıl içerisinde yüzde 100’ü aşan zamlar geldi.
-Başımıza açılan sığınmacı belası olanca hızıyla sürüp gidiyor. İktidarda çözüm yok!
-Çiftçi çöktü. Çiftçi artık para etmeyen ürününü tarlada yakıyor ya da sokağa dökmek zorunda kalıyor.
-31 Mart seçimlerinde milletin oylarıyla AKP’den CHP’ye geçen belediyelerin nasıl soyulmuş olduğunu binalarına asılan pankartlardan öğrendik. O pankartlarda yer alan yolsuzluk rakamları doğru muydu, değil miydi? Eğer yalansa asan ve astıran CHP’li başkanlar hakkında derhal soruşturma açılmalıydı. Eğer doğruysa hükümetin ve savcıların el koyması gerekirdi... Ve iki açıdan da hiçbir işlem yapılmadı.
★★★
Milyonlarca insanımız işsiz...
Milyonlarcası açlık sınırında yaşıyor....
Ve biz böyle bir ortamda bile her gün iktidar yetkililerinin nutuklarını, palavralarını, pembe masallarını dinlemek zorunda kalıyoruz.
Son haftalarda yoğunlaşan bir başka husus sizin de dikkatinizden herhalde kaçmamıştır.
Tayyip Radyo Televizyonu (TRT) en başta olmak üzere bütün yandaş medyanın en uzun uzun ve bastırarak verdiği haberlerin başında “Filistin” geliyor.
Saatlerce Filistin dinlemek zorunda bırakılıyoruz.
Türk insanının ve Türkiye’nin sorunları bir yana bırakıldı, varsa Filistin yoksa Filistin...
Tayyipgiller ve Türkiye’nin sahte dostu!
★★★
Memlekette adına Sayıştay denilen anayasal bir kurum var. Görevi belediyeler dahil bütün kamu kurumlarındaki hırsızlıkları, yolsuzlukları, lüks harcamaları izleyip ortaya çıkarmak.
Sayıştay görevini yapıp pislikleri belgeliyor, raporlarını savcılıklara iletiyor ama sonrasında tık yok!
★★★
Türkiye çok büyük bir yabancı istilası altında.
En başta Suriyeliler.
Resmi rakamlara göre 5 milyona yakın.
Onları Pakistan, Afgan, Bangladeş, İran ve Irak uyruklularla birlikte Afrikalılar izliyor.
Tümü Müslüman!
Bütün amaçları mümkünse Türk vatandaşı olmak, sonra da bir yolunu bulup kapağı herhangi bir Avrupa ülkesine atabilmek.
Başımıza AKP iktidarı tarafından açılan bu belayı defetmek artık ne yazık ki söz konusu değil.
★★★
Sevgili okurlarım, içinde yaşamakta olduğumuz koşullardan bir bölümünü size çok kısaca özetlemeye çalıştım.
Sorunları biz yaşıyoruz, biz izliyoruz!
Bir tek günümüz bile mutlu geçmiyor.
Sinirler gergin.
En ufak bir tartışmada bile silahlar çekiliyor. Zaten herkes kendini korumak için silahlanmış durumda. Yargıya falan güvenen yok.
Bizi yönetenler ise bu acı tabloyu sanki uzaydan gelmişçesine izlemekle yetiniyor...
★★★
Kuruldular, iktidar oldular ve aradan 22 yıl geçti...
Şu veya bu nedenle bir günümüzü bile mutlu geçirme hakkımızı elimizden aldılar.
Bu mutluluk(!) tablomuzda Devlet Bahçeli’nin de payı büyüktür, unutmayalım!
En büyük dersi 31 Mart seçimlerinde aldılar.
Umutsuzluğa kapılmayın, hiç kuşkunuz olmasın arkası da gelecek.