İYİ Parti’nin güçleneceğini ve CHP ile birlikte Türkiye’yi AKP iktidarından kurtaracak bir siyasi kuruluş haline geleceğini düşünüyordum.
Başlangıçta durum öyleydi...
Beş yıl sonra şimdi hayal kırıklığı yaşıyorum.
İlk yıllarda işler iyi gitti. Sonra Meral Hanım peş peşe hatalar yaparak bocaladı, sarsıldı, yıprandı.
Şimdi partisini ve koltuğunu kurtarmak için çırpınıyor!
★★★
Meral Hanım, düzgün, dürüst bir insan ama ne yazık ki, liderlik kumaşı zayıf!
Son dönemlerdeki aşırı öfkeli tavırları, sinir küpü hali, acı dili, zehirli ifadeleri ile, kendisini destekleyenleri bile yanından kaçırdı.
Mesela, eski İzmir Milletvekili Aytun Çıray... Dürüst, yurtsever bir siyaset adamı... Sırf Meral Akşener’i desteklemek için, o zamanki Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’ndan izin alarak CHP’den istifa etmiş ve İYİ Parti’nin kurucuları arasında yer almıştı.
Önemli bir fedakârlıktı bu...
Sonra ne oldu?
Acı ama gerçek!
Meral Hanım’ın ilk harcadığı kişilerden biri oldu.
Aytun Çıray, çevresini saran çeşitli entrikalara tahammül edemediği için İYİ Parti’den istifa etti.
★★★
Çıray’ın istifası, yaklaşan fırtınayı gösteren bir işaret fişeği gibiydi.
Partinin en önemli adamları arasında istifalar çorap söküğü gibi geldi.
Durmuş Yılmaz... Ahad Andican... Faruk Köylüoğlu.... Aydın Sezgin... Bahadır Erdem... Hasan Subaşı...Adnan Beker... Yavuz Ağıralioğlu... Ve diğerleri istifayı bastılar!
Bunların çoğu, partinin kurucuları arasındaydı...
Tam bir yaprak dökümü!
İYİ Parti şimdi lodosta karaya vurmuş tekne gibi... Sert dalgalar yaralı tekneyi sürekli dövüyor, parçalamaya çalışıyor.
Meral Hanım ile Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır arasında (parasal konularla ilgili) büyük kavga var. Üstelik Ümit Dikbayır, Meral Hanım’ın yeğeni! Karşılıklı birbirlerini yıpratıyorlar!
★★★
Meral Akşener, partideki kan kaybını durdurmaya çalışıyor ama nafile...
Bu gibi krizlerde sert ve haşin bir tutum takınmak, bağırıp çağırmak, ona-buna parmak sallamak, dosta-düşmana meydan okumak fayda etmez...
İyi bir yönetim, güçlü bir liderlik sergilemek gerekir.
O da Meral Hanım’da yok!
Rüştünü ispat etmek için her ilde aday çıkaracağını söyleyen Meral Hanım’ın işi çok zor! Bu fırtına onu yok etmese bile iyice hırpalayacak, yerel seçimlerde 81 ilde SIFIR çekecek!
O başarısızlık rekoru kırarken, muhalefetin oylarını bölerek AKP’ye büyük kıyak yapmış olacak!
Arapça “Deve eti” kasidesi
Arapça’yı kutsallaştırıp, dinin anlaşılmadan yaşanmasına sebep olanların düştüğü hazin durumun bir örneğini Araştırmacı Yazar Semih Kalkanoğlu’ndan dinleyelim:
“Arap Bedevi kadınları ellerinde defler, yanık sesle türküler söylüyorlardı.
Türkülerin konusu da deve etinin lezzetiydi... Bu etin kebabının, haşlamasının, kızartmasının ne kadar lezzetli olduğu yanık yanık, makama uygun anlatılıyordu.
Töreni tertipleyen Osmanlı Teşkilâtı Mahsusa Reisi Eşref Sencer Kuşçubaşı bir de baktı ki, hazır ol vaziyetinde duran Anadolu’nun aslan yapılı Osmancık Taburu’nun erlerinden bazılarının Arapça deve eti kasidesini dinlerken gözyaşları şıpır şıpır damlıyordu.
İyi Arapça bilen Eşref Bey şaşırdı ve bir ere
“Oğlum ne ağlıyorsun böyle?” diye sordu.
Er, hazır ol vaziyetinde durmaya devam ederek cevap verdi:
“Komutanım, bakınız ne güzel Kur’an okuyor!”
GÜNÜN SÖZÜ
Bu zalim dünyada gün ışığına lâyık olmayan nice insanlar vardır!