Sözcü Televizyonu’nda Sokağın Sözcü’sü yayınlanıyor her gün. İstanbul’dan, İzmir’den, Ankara’dan, Adıyaman’dan, Hatay’dan, Kahramanmaraş’tan, Tahtakele’den, pazardan, SGK önünden, EYT kuyruklarından.

Yurttaşlar, kameraya değil de birilerinin gözünün içine bakar gibi konuşuyor!

6’lı Masa’da sorun çıkmıştı ya, işte o gün sorduk sokağa. Ne düşünüyorsunuz bu durum hakkında diye.

Yanıtlar farklıydı ama neredeyse tamamının özü hayal kırıklığıydı.

Hatta yurttaşlardan bazıları sözleşmiş gibi şöyle dedi: Kardeşim millet 6’lı Masa kimi aday gösterse kendiliğinden zaten onu seçecek, ne gerilimi!

Pazartesi gerilim bitip Millet İttifakı’nın adayı belli olunca, Hayal Kırıklığı Şampiyonası’nda dünya birincisi olan milletin kırıklığı yapıştırıcı iki belediye başkanı sayesinde tamir oldu.

***

Dört kişiydiler. Depremi duyar duymaz birbirlerini arayıp anında karar verdiler. Bir minibüse malzemelerini doldurup Çorum’dan yola çıktılar. Hatay Samandağ’a gelen neredeyse ilk ekip onlardı ama AFAD’dan ancak ikinci gün izin çıktı.

Sonra?

Kurdular mutfaklarını kendileri gibi koşup gelenlerin elindeki malzemelerle başladılar yemek pişirip dağıtmaya.

Mesaileri bitti, madenden çıkıp koştular deprem bölgesine kahraman madenciler.

Aşçı Hayri, öğretmen Ayşe, yardım gönüllüsü Ahmet de koştu.

Çağrı bile gelmeden koştu İzmirliler Fuar’daki yardım toplama merkezine.

Sadece İzmir mi?

Türkiye’nin her köşesinden duyan koştu. Kimi yardım merkezine, kimi atlayıp arabasına deprem bölgesine.

Dağcısı koştu, sporcusu koştu, ünlüsü ünsüzü koştu, hemşiresi koştu.

Türk Tabipler Birliği organizasyonunda memleketin her yanından doktorlar koştu.

Tekirdağ’dan Trabzon’a, Antalya’dan Ordu’ya her şehirden berberler koştu.

TIR’lara doldurduklarıyla koşup geldi bazıları.

İşten atılmayı göze aldı işçiler, memurlar yine de koştu.

Koşup gelemeyen bu ülkenin kadınları çorap ördü, atkı ördü, bere ördü.

Can dostlarımızı unutmayan insan evlatları koştu.

Korkmuş, kalbi kırılmış çocuklar için palyaço kıyafetleriyle koşup geldiler.

Türkiye Barolar Birliği çağrı yaptı. Depremin yıktığı kentlerde yaşayanların haklarını savunmak için 2 bin 500 avukat koştu.

İstanbul Havalimanı içinde deprem bölgesine koşan binlerce insan yüzünden uzun süre işlem yapılamadı.

Memleketin dört tarafında öğrenciler yardım için ağ kurdu.

Spor kulüpleri, bu kulüplere gönül veren yüz binler koştu.

Rize’den bir fotoğraf geldi. Deprem bölgesi için yardım toplama merkezine sırtında kendisinin üç katı büyüklüğündeki çuvalla yaşlı bir teyze koşup gelmişti...

***

6 Şubat sabahı kendiliğinden ortaya çıkan dünyanın belki de en büyük örgütü, işaret fişeğiymiş meğer!

Anlayamamışız.

Kimseden talimat beklemeden deprem bölgesine koşan, kendiliğinden atkı ören, çuval taşıyan, bütçesine göre yardım gönderen, evdeki battaniyesini paketleyen, cüppesini giyip hak aramaya koşan, baretini kafasına geçirip enkaza giren bu milletin ittifakı var ya, işte bu millet ittifakı depremde yaptığının aynısını yapacak ilk seçimde.

Çünkü bu millet ittifakı çoktan kurdu!