Küresel ekonominin en seçkin 3 bin lider, patron ve ekonomi uzmanını İsviçre’nin Davos kentinde bir araya getiren Dünya Ekonomik Forumu’nun ‘beyin takımı’, müstakbel ABD Başkanı Donald Trump’ın başını çektiği “üretimi geri çağırma” hareketinin uzun vadede yıkıcı sonuçları olacağı görüşünde. Harvard Üniversitesi’nden Prof. Kenneth Rogoff, “Kısa vadede ABD’deki büyüme küresel ekonomi için iyi olabilir ama izlenecek politika seçim dönemi söylemindeki kadar değişken olursa, uzun vadede bunun küresel ekonomi için faydasını görmek güç olur” dedi.

Kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s Baş Ekonomisti Paul Sheard ise “büyüme ve güçlü dolar yanlısı Trump’ın, korumacı ve ticaret karşıtı Trump’a baskın gelmesinin” küresel ekonomiye zarar vereceğini söyledi.

06shakiraaa Forumun açılışı 23’üncü Kristal Ödül töreniyle yapıldı. İnsani yardım çalışmaları nedeniyle ödül verilen pop yıldızı Shakira, açlıkla mücadele edenleri hatırlattı ve çocuklara eğitim imkanı sağlanmasını istedi.


London School of Economics’ten Prof. Christopher Pissarides de Trump’ın ticaret anlaşmalarını feshetme vaatlerinin bir kısmını gerçekleştirmesinin bile küresel ekonomiyi sarsacağı uyarısında bulundu. Donald Trump’ın Davos’taki ‘biricik’ temsilcisi olan Ekonomi Danışma Konseyi Üyesi Anthony Scaramucci ise faiz artırımını hızlandırması beklenen ABD Merkez Bankası’nın (FED) bağımsızlığının korunacağının güvencesi verdi.

GÖÇ DALGASI BAŞLAR

Trump’ın otomotiv sektörünü Meksika’dan ABD’ye taşımaya zorlaması, üretimin gelişmekte olan ülkelerden gelişmiş ülkelere döndürülmesinin sembolü olarak değerlendiriliyor. Ancak gelişmiş ülkelerde otomasyonun ilerlemesi işsizliğin azalmasına engel oluyor.

Reuters’ın Davos Zirvesi analizinde, imalatın ABD gibi ülkelerde yoğunlaşmasının, işçilere değil, bu ülkelerdeki robotlara yarayacağı belirtildi. Analizde, gelişmekte olan ülkelerden yeni göç dalgalarının başlayacağı kaygısı dile getirildi.

Davos’ta ortam ‘kasvetli’


İsviçre bankacılık ve finans devi UBS Group Başkanı Axel Weber, geçen yıllara göre Davos’ta ortamı “kasvetli” diye tarif etti. Weber, “Genelde Davos’a geldiğimde herkesi aşırı iyimser bulurdum. Bu defa ise bence hava aşırı kasvetli” dedi. Kendisinin ise daha iyimser olduğunu belirten eski Bundesbank Başkanı, finansal krizin 10’uncu yılına yaklaşılırken ekonominin istikrar kazanmaya başladığını, ABD’de Trump’ın görece toparlanmış bir ekonomiyi devraldığını belirtti. Weber, ABD ile Çin arasında muhtemel bir ticari sürtüşmenin ise Avrupa ülkelerine devreye girme kapısını açacağını dile getirdi.

İnovasyonda geriye gittik


ABD yayın kuruluşu Bloomberg’in dünyanın en inovatif (yenilikçi) 50 ekonomisini sıraladığı endekste Türkiye önceki yıla göre 1 basamak gerileyerek 37’nci oldu. Toplamda 57.11 puanda kalan Türkiye, “imalatta katma değer” alt başlığında 26’ncı, hizmet sektörü verimliliği ve patent etkinliğinde 32’nci, araştırma-geliştirmede 34’üncü, yüksek teknolojide 35’inci, üretkenlikte 39’uncu, araştırmacı yoğunluğunda 42’nci sırada yer aldı.

18szt06a_ist-izm-ant-ank-trb

Endekste Güney Kore, toplamda 89.00 puan ile birinciliğini korurken İsveç, Almanya’yı geride bırakarak ikinciliğe yükseldi.

Ticaret savaşının kazananı olmaz


Dünya Ekonomik Forumu’nun ‘yıldızı’ olan Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, ABD Başkanı seçilen Donald Trump’ın tehditkâr söylemlerine gönderme yaparak, “Ticaret savaşının kazananı olmaz” dedi. Davos’a katılan ilk Çin lideri olan Şi, açılış konuşmasında küresel ticaret serbestliğini savunarak, “Korumacılık, rüzgar ve yağmurdan kaçmak için kendinizi karanlık bir odaya kaparken, güneş ışığından da mahrum kalmanız gibidir” ifadelerini kullandı.

06davoscin

Şi, ABD ve diğer pazarlarda avantaj sağlamak için para birimi yuanı devalüe etme yoluna gitmeyeceklerini belirterek, “kazan-kazan” esaslı ticaret anlaşmalarından yana olduğunu sözlerine ekledi.
İsviçre Konfederasyonu Başkanı Doris Leuthard ise, “milliyetçilik ve korumacılığın yükselişinin küresel toplumun uyumunu zorlaştırmasından kaygı duyduğunu” söyledi.