İstanbul’da bir tekstil atölyesinde çalışan İ. Ö. adlı işçi, Güngören semtinde Osmanlı Devleti’ni yeniden kuracağını ancak Allah tarafından kendisine gönderilen butonun, bir adliyede saklandığını öne sürüp şikayetçi oldu. Ö., bir dilekçe ile o adliyeye başvurup, butonu saklayanlardan şikayetçi oldu. Ruhi yönden problemleri olduğu anlaşılan Ö.’yü ciddiye alan savcılık ise, dilekçeyi işleme koydu. Savcı da kendisini peygamber de ilan eden Ö.’nün ifadesini aldı. Türkiye Cumhuriyeti’ni “Polat Alemdar ile birlikte kurduğunu, 94 yıl önceki Lozan Antlaşması’nı da kendisinin imzaladığını” iddia eden 42 yaşındaki işçi, üç kez dünyaya geldiğini de söyledi. Adliyede tutulan elbise, kimliği ve butonun kendisine verilmesini istedi. İşte o skandal ifadeler:

TC’Yİ BİZ KURDUK: Ben Allah’ın yeryüzündeki temsilcisiyim. Bana ait dokunulmazlık robotu vardır. Yine bana ait Allah tarafından gönderilen bir buton vardır, bu butona bastığımda her şeyi görebilmekteyim. Türkiye Cumhuriyeti’ni ben, hakim, adliyede çalışan Polat Alemdar, Güzide, Serpil….Milli Saraylar’da çalışan Özlem… ve Güngören’de ayakkabıcılık yapan Hz.Muhammed’in oğlu ile birlikte kurduk. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ile ilgili belgeler hakimdedir, onun tarafından muhafaza edilmektedir. Benim kod ismim 01/03/1975 Hazal Deli’dir.

OSMANLI’YI BİZLER

KURACAĞIZ: Osmanlı Devleti’ni kurmak için de proje hazırladık, yer olarak da Güngören Köyiçi mevkinde bulunan devlet hastanesi yanında bulunan arsayı belirledik. Şu an da temeli hazır vaziyette beklemektedir. Ancak çevredeki arsalara her gün bir inşaat dikilmekte, Osmanlı Devleti için ayrılan yerdeki devlet hazinesine ait taşlar, bu yerden çalınmaktadır. Bana ait butonu uluslararası anlaşmalar gereği 40 yaşından önce kullanamamaktayım.

BUTONUMU VERİN: Şu anda yaşım 42 oldu ancak bu anlaşmalar hiçe sayılarak buton bana teslim edilmedi. Ben aynı zamanda tescilli peygamberim. Lozan Antlaşması’nda da bizzat bulundum, bu antlaşmayı Güngören Köyiçi Cami önünde yaptık. Yaşım 42 ancak ben değişik isimlerle 3 kez dünyaya geldim. Lozan Antlaşması’nı ilk dünyaya geldiğim zaman yaptık. Adliyede saklanan bana ait kimliği, butonu, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu sırasında ortaya koyduğumuz paraların iadesini istiyorum.

Ruhi yönden problemleri olduğu iddia edilen işçi İ.Ö.’nün şikayet dilekçesi resmi kayıtlara da girdi.