Vücudumuzun “sessiz katili” olarak adlandırabileceğimiz embolinin pek çok nedeni olabilir. En sık rastlanan emboli ise bir pıhtının ya da atereskleroz (damar sertliği) yani kireç tabakasının damarı tıkaması şeklindedir.

Prof. Dr. Hüseyin Okutan


ÖLÜMCÜL OLABİLİR

Embolinin kalple ilgili nedenini tanımlayacak olursak, sıklıkla bu kalbin sol kulakçığında biriken bir pıhtının -ki bu ya kapak hastalığına ya da “atriyal fibrilasyon” denilen ritim bozukluğuna bağlı olur- sol karıncık ve aorttan vücudun herhangi bir yerine atmasıdır. Bu pıhtı beyine atarsa beynin hangi bölümünü tıkarsa “stroke” denilen inmeye neden olur. Bu geçici ya da kalıcı olabilir. Yine buradan kopan pıhtılar, kol ve bacak damarlarını ya da karın içerisindeki bağırsak damarlarını tıkayabilir. Beyin damarları tıkandığında; eğer motor merkezi etkilenmişse kolu bacağı kullanamama, eğer konuşma merkezi etkilenmişse konuşmanın bozulması ya da görme merkezi etkilenmişse görme bozuklukları karşımıza çıkabilir.

Sıklıkla şikayet; tıkanan organın kansızlığına bağlı ağrı, kramp, beslenme bozuklukları şeklinde görülebilir. Kalp kapak hastalıklarına bağlı bu kapaklarda biriken pıhtı ya da kireç de benzer bir şekilde kopup vücudumuzdaki çeşitli damarları tıkayıp emboliye neden olabilir. Bu hastalarda da benzer belirtiler ve şikayetler ortaya çıkar.



NEDENİ ÖNEMLİDİR

Emboli geçiren hastalarda önemli olan bu emboli nedenini bulmaktır. Eğer sebep ritim bozukluğuysa, ritmi düzeltmek, kan sulandırıcı yapmak ve ilaçlar vermek lazımdır. Kapak hastalığı emboliye yol açtıysa ve bununla ilgili cerrahi girişim gerekecekse, bu operasyonu yapmak ve hastayı bu konuda uyarmak gereklidir.

NASIL KORUNABİLİRİZ?


Kimlerin emboli riski altında olduğuna bakıldığında, özellikle “atriyal fibrilasyon” gibi ritim bozukluğu olan hastalar ve kalp kapak hastaları, kalp kökenli emboli-
lere en yatkın adaylardır. Böyle bir hastalığımızın olup olmadığı mutlaka araştırılmalıdır. Eğer böyle bir hastalığımız varsa düzenli kontrollerle kan sulandırıcı ilaç ve diğer ilaçlarla tedavinin yapılması gerekir. Damar tıkanıklığına bağlı ameliyat geçirmiş hastalarda da bu takılan yeni damarların tıkanmasına bağlı emboliler gelişebilmektedir. Hastaların bu konuda uyarılması ve düzenli kontrollerinin yapılması gerekir.