Türkiye’nin dost ülkesi olduğu ifade edilen Katar’daki Savunma Bakanlığı’na 3 Kasım 2017 tarihinde çalışmak için Türkiye’nin çeşitli illerinden giden 36 Türk aşçı, sözleşmelerinde belirtilen tarihten önce işten çıkartıldıkları için 7 aydır mağdur olduklarını ifade etti. Yaşadıkları mağduriyetleri SÖZCÜ’ye anlatan Türk aşçılar, bir an önce Türkiye’deki ailelerine dönebilmek için umut ışığı aradıklarını söyledi.

“CORONAYI BAHANE EDİP BİZİ İŞTEN ÇIKARDILAR”

Antalya’dan Katar’a çalışmak için giden 46 yaşındaki 2 çocuk babası aşçı Şahin Gülmez, 3 Kasım 2017 tarihinde Katar’a birçok umutla gittiğini ancak Katar hükümeti tarafından mağdur edildiklerini dile getirdi. Katar’a birçok aşçı arkadaşı gibi mülakatları geçerek gittiğini dile getiren Şahin Gülmez yaşadıkları mağduriyeti SÖZCÜ’ye anlattı.

Aşçı Gülmez, 5 yıllık sözleşme imzalamalarına karşın Katar savurma Bakanlığı’nın corona salgını sebebiyle kendilerini erkenden işten çıkardığını ifade ederek, “Sözleşmemizin bitmesine 2 yıl 4 ay varken 28 Haziran 2020 tarihinde iş haddimiz fesh edildi. Yaklaşık 6 aydır işsiziz. Bize iş haddimizin fesh olmasından önce İngilizce ve Arapça bir şeyler imzalattılar. Bunları imzalamadığımız takdirde bize iş haddimize son verileceği söylendi. İmzalattıkları şeyin Katar’da 60 yaşına kadar çalışabileceğimizi ve kimsenin bir şey demeye hakkı olmadığını öğrendik. Biz de bilmediğimiz için imzaladık. Daha sonrada nedense iş haddimizin fesih olduğunu bize bildirdiler. Artık Katar Savunma Bakanlığı’nda çalışmadığımızı bize ifade ettiler. Gerekçe olarak önümüze corona salgınını bahane sunuldu. Ama biz coronanın başladığı dönemde arkadaşlarımızla birlikte canla başla çalışıyorduk. Ayrıca ben çalıştığım dönemde KOAH hastası olduk" ifadelerini kullandı.

YEMEK ŞİRKETİNDE ÇALIŞMA TEKLİF EDİLDİ

Katar’da yaşadıkları mağduriyetin ilk olarak CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel tarafından TBMM’de gündeme getirildiğini ifade eden Gülmez, daha sonra mağdur olan 16 aşçı arkadaşı ile birlikte 13 Kasım tarihinde Katar’daki Türkiye Cumhuriyeti Doha Büyükelçisi Mehmet Mustafa Göksu ile makamında görüştüklerini dile getirdi.

Açıklamasında kendilerinin Türk Büyükelçisi tarafından, Hüseyin Bozdağ’ın Katar’da ortak olduğu DOHA yemek firmasında çalışmaya zorlandıklarını iddia eden Gülmez, “Sayın büyükelçimiz bize Hüseyin Bozdağ’ın yüzde 20 hisse ile ortak olduğu DOHA yemek şirketinde çalışmayı teklif etti. 3 bin 500 Katar Riyali’ni şirketin, 2 bin 500 Katar Riyali’ni ise bize devletin vereceğini söyledi. Bizde sözleşmede olmayan 2 bin 500 Katar Riyali’ni devlet bize nasıl vereceğini sorduk. Sözleşmede 3 bin 500 Riyal gösterilecek, devlet bize ayrı 2 bin 500 Riyal verecekmiş. Sözleşmede olmayan bir hakkı ben nasıl isteyeceğim. Biz buna inanmadık. Biz Katar’a sözleşme imzalayarak 8 bin Riyal maaşla çalışmak için geldik. Ancak bizi daha düşük parayla çalışmaya mahkum etmeye çalışıyorlar. Biz bunu kabul etmedik. Sayın elçimizde bizi DOHA yemek şirketinde çalışmaya mahkum etmeye çalıştı ve bu duruma alet oldu. Bize yardımcı olmadı. DOHA yemek şirketine bizi peşkeş çekmeye çalışıyorlar” diye konuştu.

“BİZ KATAR’DA AİLEMİZ TÜRKİYE’DE MAĞDUR OLDU”

Katar Savunma Bakanlığı’ndan işten çıkartıldıkları için 7 aydır para alamadıklarını belirten Gülmez, hem kendilerinin hem de Türkiye’de yaşayan ailelerinin mağdur olduğunu söyledi.

Katar’daki bankalardan kredi çektiklerini ve işsiz kaldıkları için krediyi ödeyememeleri sebebiyle kendilerine ülkeden çıkış yasağı konduğunu belirten Şahin Gülmez, “Ailelerimiz mağdur durumda. Aileme para gönderemiyorum. Kiramızı bile ödeyemiyoruz. Biz kardeş ülkemiz olan Katar tarafından mağdur edildik. Katar Savunma Bakanlığı’nda çalışacağımızı düşünerek ülkedeki bankalardan kredi çektik. Kredilerimizi ödeyemeden işten çıkartıldık. Kredileri ödeyemediğimiz için ülkemize de geri dönemiyoruz. Krediyi ödeyemeden ülkeden çıkmamız yasak. 153 bin Riyal kredi çekmiştim. Biz çalışacağımızı düşünerek kredileri çekmiştik. Benim gibi birçok arkadaşım mağdur. Yaşadığımız mağduriyetimizin bir an önce giderilmesini istiyoruz. Kendi ülkemizin hükümetinin bize sahip çıkmasını talep ediyoruz. Ya bize burada işimizi geri versinler, ya da memleketimize geri dönmek için sahip çıksınlar. Birkaç gün sonra kaldığımız Katar Savunma Bakanlığı’nın kampından da bizi çıkartacaklar. O zaman ne yapacağız?” dedi.

SESİMİZİ DUYUN

Adana’dan Katar’a aşçı olarak gelen Nuh Demir(28) ise, Katar’da büyük mağduriyet yaşadıkları belirterek, Türk yetkililere seslendi.

Aşçı Nuh Demir, “Katar’a seçilerek geldim. 3 çocuğum var. Ayrıca annem ve babama da ben bakıyorum. Şimdi Katar’da mağdur kaldım. 5 yıllık kontrat imzalatmalarına karşın bizi kontratımız bitmeden coronayı bahane ederek işten çıkardılar. Şimdi ne yapacağımızı bilmiyoruz. Ya kontratta olan geriye kalan haklarımızı bize tahsis etsinler, ya da ülkemize gönderip ailemize kavuştursunlar. 7 aydır maaş alamadığımız için hem Türkiye’deki ailelerimiz hem de biz mağdur durumdayız. Büyükelçimize kadar gittik. Ama sayın büyükelçimiz bizi DOHA yemek şirketinde çalışmamız için zorladı. Ancak biz düşük maaş ve zor çalışma şartlarıyla DOHA yemek şirketinde çalışmayı kabul etmiyoruz. Lütfen Türkiye devleti bizim sesimizi duysun" diye konuştu.

Antalya’dan Katar’a çalışmaya gelen 6 çocuk babası Serdar Avşar(36) ise, “Aileme benden başka kimse bakmıyor. Katar’da 7 aydır mahsur kaldım. 7 aydır maaş alamıyorum. 2 senedir izne gitmedim ailemi görmedim. Şimdi bizi bir corona bahanesi ile işten çıkardılar. Param olmadığı için bir şey yapamıyorum. Bütün yetkililere sesleniyorum. Lütfen sesimizi duyun ve bize yardım edin.” şeklinde konuşarak sıkıntısını dile getirdi.

Katar’a çalışmak için Hatay’dan gelen 3 çocuk babası Serdar Zerenman(43), “Çalışma umuduyla geldiğimiz Katar’da mağdur olduk. 5 yıllık çalışma kontratımız olmasına karşın erkenden bizi işten çıkardılar. Şuanda cebimde param yok, hem ben hem ailem mağdur. Kredi çektiğimiz için ülkeden çıkış yasağımız yok. Ülkemize geri dönemiyoruz. Türkiye’deki ilgili makamlar sesimizi duysun ve bize yardımcı olsun. Kendi vatandaşlarını Katar’da mağdur etmesinler” diye konuştu.