"HAYATİ ÖNEME SAHİP"
Covıd-19 salgınının İtalya’da ölüm oranlarını artırması üzerine harekete geçen mimar Çer, uluslararası bir konferansta tanıştığı İtalyan Mimar ve aynı zaman da “Bulgari Serpenti Tubogas“ saatinin tasarımcısı Danilo Petta ile görüşerek hayati önem taşıyan bir proje geliştirdi. Proje kapsamında, corona virüs vakaları başta olmak üzere insanlar için doğrudan solunum, eskalasyon kanalından çıkan oksijeni iki katına çıkararak pulmoner vantilatörlerin kapasitesini çoğaltabilen 3 boyutlu yazıcı teknolojisi kullanılarak "Breathe Just" isimli oksijen makinesi aparatı tasarladı. Danilo Petta ve Öznur Pınar Çer tarafından Biyomedikal endüstrisi için gönüllü bir proje olarak tasarlanan "Breathe Just" isimli aparat, şu anda corona virüsü etkisindeki İtalya’da biyomedikal uzmanları tarafından test ediliyor. Aparat, bir oksijen makinasından aynı anda iki kullanıcı için giriş-çıkış kanalı sağlayarak iyileştirme kapasitesinin ikiye çıkarılmasını hedefliyor.
"ONLARA HAYALLERİNİ GERİ VERMEK İSTİYORUZ"
Mimar ve Endüstriyel Tasarımcı olarak görevlerinin acil durumlarda kullanıcıların ihtiyaçlarına doğrudan cevap veren, hayat kurtaran, tasarımlar, fikirler geliştirmek ve üretmek olduğunu belirten Çer şöyle devam etti:
“Gönüllü olarak gerçekleştirdiğimiz bu projedeki amacımız, ihtiyaç sahibi birçok insanın hayatını kurtarmak ve onlara geleceklerini, hayallerini tekrar vermektir. Küresel ekonomiyi ve yaşam biçimimizi bu denli etkileyen beklenmedik durumlar karşısında, yoğun bakımdaki ihtiyaç sahiplerine yeterli solunum cihazı kapasitesinin olmaması nedeniyle birçok insan bu süreçte tedavi göremeden hayatlarını kaybetmek zorunda kalmışlardır. ‘Sadece Nefes Al’ aparatının şu anda ihtiyaç duyan hastalara ve hastanelere fayda getirmesini, ayni zamanda gelecekte oluşabilecek beklenmeyen acil ihtiyaçlar karşısında tedbirli olmayı ve hayat kurtarıp geleceklerini, umutlarını hayallerini insanlara yeniden vermeyi umut ediyoruz.”
BİRÇOK HASTAYI AYNI ANDA TEDAVİ ETMEK MÜMKÜN
Üç haftadan bu yana Endüstriyel Tasarım ekiplerinin Biyomedikal Endüstrisi için gönüllü olarak ve kamu yararı için faydalı çözümler bulmaya odaklandığını da vurgulayan Çer, “İtalya'daki bazı hastanelerle yakın temas halinde olmakta beraber, çeşitli cihaz çalışmalarımız başlamış durumdadır. 3 boyutlu yazıcı teknolojisi sayesinde, çok düşük bütçe ile üretimini herhangi bir print cihazından sağlanmış olunacaktır. Render, çizimler ve diyagramlar üzerinden anlaşıldığı üzere, bu aparat oksijen çıkışını doğrudan inhalasyon / eskalasyon kanallarını ikiye katlayarak pulmoner fanların kapasitesini çoğaltmaktadır. Böylece, uluslararası bir cihaz özelliğine sahip olan ve hepsinden önemlisi dünyanın her yerinde basılabilen, birkaç hastayı tek bir oksijen makinasıyla aynı anda tedavi etmek mümkün olacaktır" ifadelerini kullandı.
PATENT BAŞVURUSU YAPILACAK
Çizimlerini İtalya’da avukat ve noter güvencesine aldıkları aparat için Türkiye’de patent başvurusunu önümüzdeki günlerde yapacaklarını da dile getiren Çer şunları söyledi:
“Proje şu anda İtalya’da koruma altına alınmıştır. İnsanların hayatını kurtarmak için çaba içindeyiz. Projemizin Türkiye ayağında da hayata ve üretime geçebilmesi için yerel yönetimlerden, Sağlık Bakanlığı başta olmak üzere yetkililerinden destek bekliyoruz. Şirketimiz Mask Architects, European Cultural Centre tarafından bu sene düzenlenecek olan Venedik Bienali 2020 uluslararası mimarlık sergisi için “time-space-existing “konusu adı altında bir proje /sergi hazırlanması için davet aldım.
Venedik Bienali 2020 sergi hazırlıkları için şu an Almanya’da bulunmaktayım. Sergi 23 Mayıs tarihi itibari ile Venedik’te açılmış olacaktır. Ülkemi uluslararası alanda temsil etmekten onur ve şeref duyuyorum. Mimarlık, endüstriyel tasarım, iç mimarlık, lüks tasarım alanı, yat ve tekne tasarımları alanında hizmet veriyoruz. Aslında ihtiyaç duyulan her alanda tasarım ve fikir üretmek adına hizmet veriyoruz. İhtiyaç halinde bu proje de olduğu gibi kamu yararına, gönüllü olarak projeler de üretmekteyiz.
Yoğun olarak İtalya Almanya arası seyahat ediyorum. Şu an İtalya’da olmam lazım fakat gidemiyorum, proje süreçlerini birebir takip edemiyoruz. Hastaneler çok fena durumdadır. Bu projeden en somut kazanım, onların sağlığı, gelecekler, hayaller be umutlar. Bundan daha güzel başka bir somut kazanım olamaz.”
