Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlarının açtığı “Bağış kampanyası”nın amacı, toplanacak parayla zor durumda olan, işini kaybeden insanlara yardım etmekti. Adana, Mersin Büyükşehir Belediyeleri de vatandaşın yaptığı yardım kolilerini yoksullara ulaştırmak için çaba gösterdi.

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 59. maddesinde belediyenin gelirleri arasında “Bağış” da yer alıyor. Kanunun, “Belediyelerin yetki ve imtiyazı” başlıklı 15. maddesinde, belediyenin bağış kabul etmesi belediye başkanının görev ve yetkileri arasında, kanunun 38. maddesi de “Şartsız bağış”ı düzenliyor. Yapılan bağış için kullanılacağı yerle ilgili şart yer almışsa, bu bağışı kabul edip etmeme yetkisi de belediye meclisine ait.

GENELGEDE YOK

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun genelgesi uyarınca, Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyeleri’nin açtığı bağış kampanyası parasına bloke konulmuştu. Ama o genelgede Bakan, Belediyeler Kanunu’ndan değil, Yardım Toplama Kanunu’ndan söz ediyor. Belediyeler Yardım Toplama Kanunu’na göre yardım değil; Belediyeler Kanunu’na göre bağış kabul ediyor. Açıkçası, İçişleri Bakanı da, bunun böyle olduğunu biliyor. Ama, amaç belediyelerin bağış toplamasını engellemek.

Ankara Büyükşehir Belediye’nin yıllardır kullandığı banka hesabı halka duyuruldu. Yani yeni bir hesap numarası değil. Vatandaş iki günde 3 milyon 600 bin lira bağışta bulundu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne de 2 milyon 900 bin lira bağış geldi. Bağışların yerinde ve amacında kullanılacağına güvenildiği için destek giderek büyüyecekti. İşte, bu aşamada Süleyman Soylu’nun  genelgesiyle yapılan bağışlara bloke koyduruldu.

MAHKEME KARARI OLMADAN

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın resmi banka hesabına vatandaşların yaptığı yasal bağışa karşın, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yasal dayanağı olmadan toplanan bağışa bloke koydurdu. Peki bu konuda mahkeme kararı var mı? Yok.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, Anayasa ve yasalara aykırı genelge yayımladığı gerekçesiyle Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından, yürütmenin durdurulması ve genelgenin iptali için dava açıldı. Ama davaların görülemediği bir dönemdeyiz. Bunun için ne kadar beklenir bilinmez. Bu arada, belediyenin hesabının bulunduğu Vakıfbank hakkında da, Bankacılık Kanunu’na aykırı olarak, yargı kararı olmaksızın kanunsuz olduğu öne sürülen emri yerine getirdiği gerekçesiyle  suç duyurusunda bulunuldu.

İADE DE, FİŞLEME OLUR MU?

İçişleri Bakanlığı’nın bloke koydurduğu para, bankada bekliyor. Cezalandırılan belediyeler değil, şu günlerde destek bekleyen fakir-fukara yurttaşlarımız, işini kaybettiği için evine ekmek götüremeyen vatandaşlarımız oluyor. Bakanlık, hesaba bloke koydurmakla yapmak istediğini yaptı. Belediyeler, “Bize yapılan bağışlara haksız bir biçimde bloke koyduruyorsunuz. Bağış yapan vatandaşları da cezalandırıyorsunuz. Hiç değilse, vatandaşın yatırdığı parayı kendilerine iade edin” diyor.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, bağış yapanlara paralarının iadesi için  nihayet adım atıyor. Bu hafta içinde o paralar, yatıranların hesaplarına gönderilecek. İçişleri Bakanlığı’nın kimlerin belediyelere bağış yaptığını merak edip de inşallah bankadan isim listesi istemez. Açıkçası insanların bu konuda “Fişlenme” kaygısı var. Böyle bir kaygı taşımakta da haksız değiller.

FARKLI UYGULAMALAR

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın, yoksullara ulaştırmak için hayırseverler tarafından sağlanan kolileri dağıttırmasından niçin rahatsız olacaksınız.

AKP’li belediyenin yaptığına bakalım: Ankara’nın Mamak İlçesi Belediye Başkanlığı yardım kolileri, Etimesgut AKP İlçe Başkanlığı’na teslim edildi. Onlar da bu yardımı dağıttı. Mamak Belediyesi’nin, Etimesgut’ta dağıtılmak üzere AKP ilçe Başkanlığı’na kolileri teslim ettiği, AKP’nin ilçe başkanlığının sitesinde fotoğraflarıyla yayımlanıyor. Bu ve benzer olayları soruşturan olmuyor. Burada herhangi belediyeyi suçlamak için değil, ayrımcılığı ortaya koymak istedim. Üstelik kendi belgeleriyle.

DENİZLİ’DE ÖRNEK UYGULAMA

Denizli’nin 320 bin nüfuslu Merkezefendi İlçesi’nin kadın Belediye Başkanı Şeniz Doğan’ın, uygulamasına gelelim. Hayırseverler,  kişi başı 20 TL iftar bağışı yapıyor. Belediye, iftarlık dağıtmak isteyen lokantaları belirliyor. Onlar iftarlıkları götürüyor, parası, belediyeden iftarlık satın alanın yardımından ödeniyor. Böylece, belediye-hayırsever-esnaf üçgeninde yoksul yurttaşlarımıza iftarda sıcak yemekleri ulaştırılıyor.

Belediye gelirleri, yüzde 50’den fazla azaldığı bir dönemdeyiz. Dayanışma gününde CHP’li belediyelerin ayrım yapmadan yardım ulaştırmasının bazılarını rahatsız etmesi anlaşılır gibi değil...