Kuntz Paşa çıkabileceği en doğru kadroyla maça çıktı. Oyuncuların özelliklerine göre taktik uyguladı. Maç boyunca oyunun üstünlüğü bizdeydi, iyi futbol oynadık, galibiyeti hak ettik.

1- Milli Takım 4-2-3-1 dizilişiyle sahaya çıktı. Ön libero pozisyonunda oynayan Hakan Çalhanoğlu gerçek performansını ortaya koydu, yüksek pas yüzdesiyle oynadı, hızlı hücumları başlattı ve çok koştu. Sanki geçen maçta yaptığımız eleştirileri okumuş gibiydi. Galibiyette önemli rol oynadı.

2- Katı savunmalara karşı kanatları çok iyi kullanacaksın, uzaktan şutlar çekeceksin,  merkezden verkaçlarla gireceksin, duran topları çok iyi kullanacaksın. Milli Takımımız kanatları Caner, Abdülkadir Ömür ile mükemmel kullandı.

3- Burak tek santrfor, arkasında Halil oynadı. Halil’in alışık olmadığı bir mevkiydi, çok koştu, mücadele etti. Ancak Burak ile arasında iyi bir iletişim olmadığı için ataklar sonuçsuz kaldı. Burak’ın kulübeye gelmesi, Halil’in de forvet oynaması lazım. Burak-Halil önlü arkalı oynamaz, ama birlikte çift forvet oynar

4- Milli Takım, kritik mücadeleye zihinsel açıdan mükemmel hazırlanmış. Oyunun başında geriye düşmemize rağmen hiç panik yapmadı, strese girmedi, taktik ve oyun disiplinininden kopmadı. Garanti, çabuk ve tek toplarla hızlı oynayarak, rakibi adeta sahadan sildi. Bu kadar olgunlaşmış bir zihinsel yapıyla oynamamız galibiyetteki en önemli unsurdu.

Sonuç olarak Milli Takımımız play-off’lara kaldı. Kuntz Paşa çok daha güçlü rakipler karşısında aynı performans ve oturmuş futbol anlayışıyla, Alman mantalitesi dediğimiz  düşünce yapısını maçın geneline yayabilirse, play-off’u da geçip Dünya Kupası’na kalabiliriz.