Trabzonspor, Göztepe deplasmanında istediği performansı ve oyunu ortaya koyamadı. Fakat dış sahada elde edilen üç puan liderliği devam ettirmek ve takımın özgüveninin gelişmesinde artı oldu. İlk 11’de forma şansı bulan Dorukhan’ı da kazanma adına güzel bir müsabakaydı.

Maçı analiz edecek olursak:

1- Abdullah Hoca yanlış 11’le sahaya çıkıyor. Siopis’i mutlaka, özellikle deplasmanda Berat’ın yanına koyup orta sahayı güçlendirmeli. Hatta hep banko oynatmalı. Gol atmasına rağmen Gervinho büyük takım oyuncusu değil. Kolektif oyun ile hiç alakası yok. Mahalle topçuları gibi sahaya çıkıp çalım atıyor, rakibe tosluyor, arkadaşlarına pas vermiyor, çok vurdumduymaz ve duyarsız oynuyor. Hatta takımı bir kişi eksik oynatıyor. Hoca, mutlaka Cornellius ile başlamalıydı.

2- Trabzonspor rakibin akınlarından sonra çok çabuk öne doğru garanti ve hızlı oynayarak kontralar yapmalı. Gervinho, Djaniny, Abdulkadir Ömür, Hamsik hepsi kontratak sistemine uygun futbolcular. Fakat gereksiz top kayıpları, yanlış paslar, oyunun yönünü iyi döndüremeyişi ve forvet hattındaki oyuncuların birbirleriyle paslaşmayıp bireysel oynamaları Trabzonspor’un bütün hücum gücünü etkisizleştirmekte.

3- Trabzonspor’da kanat oyuncuları hücuma hiç katkı vermiyor. Kanatlardan yapılan tüm ataklarda başarılı olamıyor. Mutlaka sağ ve sol bek sorunu çözülmeli. Rakip, Fenerbahçe maçındaki gibi merkezi kapattığı zaman kanatlardan mutlaka akınlar yapılmalı. Ve bu ataklar asistlere dönüşmeli. Abdülkadir Ömür ise çok yanlış oynamakta. Çok geriye geliyor. Halbuki kaleye daha yakın olmalı. Rakip ceza sahası üzerinde hem merkezden hem de sağ önden yetenek ve yaratıcılığını kullanarak gol atıp asist yapmalı ve skora katkı sağlamalı. Kötü oyuna rağmen deplasmanda alınan üç puan iyidir.