Yenişafak Gazetesi’nden okuyalım:
... İngiltere’nin İstanbul Başkonsolosu Roger Short, parti kurma hazırlıklarını sürdüren İstanbul eski Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan’ı ziyaret etti. Erdoğan’ın Üsküdar Emniyet Mahallesi’ndeki bürosunda gerçekleşen Short ile Erdoğan görüşmesi yaklaşık 45 dakika sürdü. Başkonsolos Short, görüşmeden sonra bürodan ayrılışı sırasında basın mensuplarının soruları üzerine, Tayyip Erdoğan’ın planları ve yeni partiyle ilgili konuştuklarını söyledi.
... Short, “Tayyip Erdoğan’ın planları nedir?” şeklindeki soruyu, “Onun neye ilgi duyduğunu herkes biliyor. Haftaya haberleri almış olacaksınız” diye cevapladı. Bu konudaki düşüncelerinin sorulması üzerine Short, “Bildiğiniz gibi biz çoğulcu demokrasiden yanayız. Bu parti de bu düşünceyi destekliyor. Böyle bir partinin kurulması bizi mutlu eder” şeklinde konuştu.
... Tayyip Erdoğan da görüşmenin son derece olumlu geçtiğini ve kuracakları yeni parti hakkında konuştuklarını söyledi.
Bu görüşmeden beş gün sonra Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) kuruldu. Fazilet Partisi’nden kopanların “Yenilikçi Hareket”i harekete geçti!
Birileri “icazet/onay” mı dedi?
AKP kurulurken neler yaşandı?
1997’de muhabirliğe başladım ve Refah Partisi geleneğini yakından takip ettim. Fazilet Partisi, Saadet Partisi ve AKP çizgisinin kodlarını anlamaya çalıştım. Örneğin... AKP’nin ilk yıllarında (2002) İstanbul’da canlı yayınlanan bir basın toplantısında Erdoğan’a, “Emperyalizme karşıydınız. Bugün bu söyleminizi bıraktınız mı?” sorusunu yönelttim. Sonrasında Ocak 2002’de ABD’ye giden Erdoğan ve arkadaşlarını dönüşlerinde de Atatürk Havalimanı’nda da sorularla karşıladım.
Çünkü...
Tayyip Erdoğan ve AKP ekibi, ABD’nin Ankara eski Büyükelçisi Morton Abramowitz ve Graham Fuller ile sabah kahvaltısında buluşmuş... Henri Barkey’in de o dönem raporlar sunduğu “The Middle East Institute” isimli düşünce kuruluşunun düzenlediği toplantıya katılmış... RAND Corporation yetkilileriyle fikir alışverişi yapmıştı.
Amaç neydi peki?
“Yenilikçi Hareket”in ne olduğunu ABD’li “dostlara anlatmak! Bugün gelinen noktada iktidara yakın kalemler “Kılıçdaroğlu ABD’ye icazet almak için gidiyor” diyor. CHP lideriyse bunun doğru olmadığını anlatıyor!
SONUÇ: Size bir gazetecinin arşiv notlarından kısa bir özet sundum. Keşke Fazilet Partisi, AKP ve Saadet Partisi üçgeninde olanları o dönemin gazetecileri, aydınları, akademisyenleri ve siyasetçileri anlatsa da “icazet” üzerine biraz daha aydınlansak.
SANDERS BULUŞMASI KESİNLEŞTİ
13 Eylül 2002’de Erdoğan’ın Bush’a mektubu…NOT: Kemal Kılıçdaroğlu’nun ABD gezisinde Senatör Bernie Sanders’la yapacağı iddia edilen görüşmenin kesinleştiğini öğrendim. Bu arada Kılıçdaroğlu’nun iki düşünce kuruluşuyla da buluşacağı belirtildi.
