Gittikçe büyüyen ve kalabalıklaşan şehirlerde hem sokak köpekleri hem de sahipli köpekler sıkça gündeme geliyor.

Günümüzde hayvan severlerin, köpek besleyenlerin sayısı giderek artarken, ortaya çıkan bazı sorunların da çözülmesi gerekiyor.

Bunlardan birisi bildiğimiz gibi çeşitli olaylarla gündeme gelen sokak köpeklerinin ya da sahipli köpeklerin özellikle küçük çocuklar, yetişkinler, kediler ya da kendilerinden daha küçük köpeklere saldırmalarıyla ortaya çıkan sorunlar.

Neyse ki son zamanlarda tehlikeli ırk olarak bilinen Pitbull Terrier, Dogo Argentino, Fila Brasilerio, Japanese Tosa, American Staffordshire Terrier ve American Bully gibi köpeklerle ilgili bir genelge yayınlayarak, bu köpeklerin çevreye zarar vermemeleriyle ilgili bir dizi önlem sıraladı.

Doğrusu bunlar etkili de oldu diyebiliriz.

Artık sokaklarda daha az tehlikeli köpek dolaştıranları görüyoruz.




Fakat bir de başka bir konu var ki o da son derece rahatsız edici.

Köpeklerin ulu orta pisletilmesi konusu.

Evet, bu artık şehirlerde çok önemli bir sorun.

Sabah evden çıkıyorsunuz, daha kaldırıma adımınızı atar atmaz bir köpek pisliğiyle karşılaşa biliyorsunuz.

Midesi hassas biriyseniz bu son derece sizi rahatsız ediyor ve hatta tiksinti hissi gün boyu devam edebiliyor.

Köpek pisliklerine ve sidiklerine apartmanların girişinde, yolda, kaldırımda, bahçede rastlayabiliyorsunuz.

Özellikle de halkın toplu olarak yararlandığı parklarda bazı köpek sahipleri köpeklerinin uluorta pislemesine seyirci kalıyor.

Halbuki, Hayvanların Korunmasına Dair Kanun ve Yönetmelikler, insanların ortak olarak kullandıkları alanlarda, yerleşim birimlerinde, parklarda, sokaklarda köpeklerin nasıl korunacağının yanı sıra nasıl gezdirileceğini de yazmış.

Zaten artık hemen hemen her parkta da köpek sahiplerine bu konuda uyarıcı tabelalar var.

Ancak buna rağmen ne yazık ki buna uyulmuyor.

Evlerde beslenen köpeklerin sahiplerince sokaklara, kaldırımlara, parklara pisletilmesinin önüne geçilmiyor.




Oysa her köpek sahibi köpeğini gezdirirkenmutlaka yanında kirli poşet bulundurması ve hayvanı tuvaletini yapar yapmaz bu pisliği alıp ağzını kapatarak çöpe atması lazım.

Ancak bunu çoğunun yapmadığını görüyoruz.

O köpeklerin yaptığı yerlerde bazen insanlar piknik yapıyorlar, çocuklar yerlerde yuvarlanıp oynayabiliyor, tabi bu sırada köpek pisliğiyle karşılaşmanın nasıl kötü bir deneyim olduğunu söylemeye gerek yok.

Ben belediyelerimizi bu konuda yeterli çalışma içinde görmüyorum.

Oysa belediye görevlileri caddelerde ve piknik alanlarında, parklarda daha sık denetim yaparak sahipli köpeklerin pisliklerinin ortalıkla kalmasını engellemeli, sahiplerine de kanunla yer alan cezaları uygulamalı.

Sokak köpekleri konusunda da belediye temizlik ekipleri daha ciddi biçimde çalışmalı.

Çünkü artık yaz aylarına girdiğimiz şu günlerde köpek pisliklerinin ortalıkta kalması halk sağlığı açısından da son derece önemli bir konu.

Evlerde, apartmanlarda köpek besleyenler de herkesin bu durumdan memnun olmadığını, birçok kişinin köpeklerden korkabileceğini, özellikle asansörlerde ya da kapalı alanlarda köpeklerin sıkıntı yaratabileceğini bilmesi gerek.

Evet hayvanlar, sokak hayvanları da dahil olmak üzere hepimizin koruması gereken varlıklardır, onlarla birlikte yaşamasını öğrenmeli ve sürdürmeliyiz.

Ancak daha önce de sahiplerine, köpeklerinin bakımlarını nasıl yapmaları ve nasıl beslemeleri gerektiğini de öğretmeliyiz.

Hayvan beslemeyenler, hayvan besleyenlere karşı nasıl da anlayışlı olmak zorundaysa, besleyenlerin de beslemeyenlerin titizliklerine, cadde ve parklarımızın temizliğine saygı göstermek zorunda olduklarını unutmamak lazım!..

Evet, sayın köpek sahipleri.

Küçük önlemler ve uyulması gereken kurallar, siz dahil herkesi daha mutlu edecektir…