Tüm sıkıntılara rağmen tatlı konuşmak, güzel şeyler söylemek gerekir, öyle değil mi?
Maliye Bakanı Nebati de, bayram nedeniyle olsa gerek öyle yapıyor, bol keseden sallıyor. Maşallah onda laf çok. Diyor ki:
“Türkiye’de ekonomi modeli kararlılıkla uygulanıyor. Dünyadaki fiyat artışlarına rağmen ekonomimiz sağlıklı ve dengeli büyümeye, ihracat rekorları kırmaya devam ediyor. Enflasyonu bitirilmesine ve büyümenin vatandaşlarımıza yayılmasına çok önem veriyoruz.”
★★★
Lâflar güzel ama nasıl bir büyüme ve nasıl bir refah dağılmasıdır bu?
Dünyada gelir uçurumunun en yüksek olduğu ülkelerden biri Türkiye... Ülkede adaletsiz bir gelir dağılımı var! Zengin çok zengin, fakir çok fakir!
Saray yandaşlarının, dört-beş yerden maaş alan danışmanların, bakanların, bakan yardımcılarının ve iktidara yanaşan herkesin tabii ki keyifleri yerindedir. Fakat ülkenin gerçeği başka!
Birçok insanımız mübarek Kurban Bayramı’nda boynu bükük, hüzünlü bir ifadeyle “Bayram benim neyime?” diyor. Halkımızın bizzat kendisi kurban gibi!
★★★
Ekonomi, boş laflarla, uyduruk teorilerle değil, iktisat kurallarına göre yönetilmelidir. Bizde bu yapılıyor mu? Ne yazık ki, evet demek mümkün değil!
Çarşı-pazarda bir aldığınız malı, üç gün sonra aynı fiyata alamıyorsunuz. Bakıyorsunuz ki, etiketler değişmiş!
Ülkede enflasyonla gerçekten mücadele ediliyor mu, şüpheliyim!
★★★
Maliye Bakanı Nebati “6 ay uyuyun... Uyandığınızda çok farklı şeyler göreceksiniz. Her şey düzelmiş olacak!” diyerek anlamsız, boş sözlerle milleti bugünlere getirdi.
Ah, keşke onun dediği gibi gerçekten 6 ay uyuyabilsek de, piyasalardaki fiyat rezilliklerini görmesek ne iyi olurdu!
Ülkede gerçek olan, cehennem gibi pahalılığın yarattığı derin yoksulluktur!
Her şeye rağmen umudumuzu yitirmeyelim. Çoğu gitti, azı kaldı! Sandık önümüze gelince bunlar gidecek ve güzel günler gelecektir. Bayramınız kutlu olsun.
Şehitler vurulduklarında değil, unutulduklarında ölür!
Kurban Bayramı nedeniyle E. Albay Tahsin Ataizi’nden ilginç bir mektup aldım.
“Çocuklarını göremeyen şehit babaları, babalarını göremeyen şehit çocuklarını bir düşünün” diyor ve devam ediyor:
“Vatan için hayatını kaybedenlerin çocuklarına sahip çıkmak adına bu satırları yazdım. Atatürkçü düşüncenin dışında hiçbir siyasi parti vs. düşünmeden, sadece Atatürkçü düşünce ile yetişecek çocuklarımız, gençlerimiz için...
‘Kurban Bayramı bağışlarının Mehmetçik Vakfı’na yapılmasını arzu ederek, yapılan bağışlarla şehitlerin ailelerine, çocuklarına ulaşıp, şehitlerimize olan vefa borcumuzu da kısmen ödemiş olmaz mıyız?’ diye düşünüyorum.
Yapılan bağışlar hiçbir şehidimizi geri getirmeyeceği gibi gazilerimizin de kaybolan uzuvlarını geri getirmez. Ancak, şehitlerimizi gönüllerimizde yaşatıp, ruhlarını şad ve yad etmiş oluruz. Şehitler vurulduklarında değil, unutulduklarında ölürler.
Nice bayramlara erişmenizi diliyorum. (E. Albay Tahsin Ataizi)
TEBESSÜM
Güzelleşmek için...
Adam akşam işten dönünce sosyetik karısını evde bulamaz. Bir süre sonra kadın alına salına gelir. Adam sorar:
“Neredeydin hanım? Merak ettim!”
Kadın gülümseyerek:
“Bayram nedeniyle, herkesin methettiği güzellik salonuna gittim.” der.
Adam şaşırmış bir halde karısına bakıp sorar:
“Allah Allah... Peki, ne oldu? O kadar bekledin de sana sıra gelmedi mi?”
GÜNÜN SÖZÜ
Vatandaşın türküsü: “Bayram gelmiş neyime, kan damlar yüreğime!”
