“Eğlenmek için yazdım” dese de ilk gerçekçi roman örneği olarak Araba Sevdası ile Türk edebiyatında altın sayfa açtı, Recaizade Mahmut Ekrem.

Taa 1895’te Servet-i Fünun dergisinde yayınlandı.

Bir dediği iki edilmeyen, mirasyedi, züppe, kendisi gibi diğer züppelerin piyasa yaptığı yerlerde son model lüks arabalarıyla caka satan Bihruz’un, statü simgesi arabalar üzerinden herkese tepeden bakması ve araba sevdası anlatılır romanda!

Lüks bir arabadan inerken gördüğü Periveş’e aşık olduğunu sanan Osmanlı züppesi Bihruz, aslında Periveş’in indiği arabanın ardındaki zenginliğe aşık olmuştur. Oğlanın gözü kızda falan değil arabadadır yani!

Bihruz için arabaları, toplumdaki yerinin göstergesidir. Marka, model ve teknik özellikler araba sahibinin zenginliğini teşhir etmesinin yanı sıra kullanıcısına güç ve özgüven veren bir şeydir. Bu duygularla Çamlıca’da gezinirken tek amacı vardır, dikkatleri üzerine çekmek.

Faytondan, arabaya Osmanlı’nın son döneminden günümüz Türkiyesi’ne araba sevdamız hiç değişmedi!

Tonla para ödenerek alınan koca koca arabalara kurulanların yüzlerine bakın, hatta size bakışlarını izleyin... İstisnalar hariç, çok sayıda Bihruz görürsünüz.

***

1895’ten, Çamlıca’da caka satan Bihruz’dan, Araba Sevdası’ndan konu nereye gelecek acaba?

Bir milyon 145 bin 129 metrekarelik kapalı alanı, 4 bin 50 yatak kapasitesi, bin polikliniği, 125 ameliyathanesi, 691 yoğun bakım yatağı, 3 bin 359 servis yatağı bulunan Etlik Şehir Hastanesi’ne!

Hastanenin açılışını dünya liderimiz yaptı. Açış konuşmasında konuyu daha önce ‘giderlerse gitsinler’ dediği büyük beyin göçüne neden olan doktorlarımıza, sağlıkçılarımıza getirip şunları dedi bu defa:

“Son dönemde sosyal medya mecralarında yine gelişmiş ülke güzellemelerinin yapıldığını görüyoruz. Sırf daha iyi bir arabaya binmek, sırf daha yeni telefon alabilmek, sırf daha çok konsere gidebilmek gibi süfli heveslerle ellerin, yani başka ülkelerin, başka toplumların kapısına varanlara acıyarak bakıyorum!”

(Dünya liderimiz bunları söyleyince, bir konuda aydınlanıp memlekette konserlerin zırt pırt neden yasaklandığını da öğrendik... Konsere gitmek süfli bir iş sayılıyormuş çünkü! TDK sözlüğünde süfli kelimesinin karşısında, ‘aşağı, aşağılık, bayağı, adi’ yazıyor... Devletin yasakçı valileri, kaymakamları sırf bizim hayrımıza bayağı şeylerle uğraşmamızı istemiyormuş meğer!)

İbretlik konuşmasının ardından kendi deyimiyle ‘dev hastane’de incelemelerde bulundu dünya liderimiz.

Arabayla!

Ama öyle sıradan bir araba ile değil... Elektrikli, lüks, limuzin otomobiller gibi uzunca golf arabası ile. Cumhurbaşkanımız, Sağlık bakanı, özel şoför dahil 7 kişi bindi limuzine. Hastane çok büyük olduğu için koridorlarda slalom yaptılar, dar kapılardan Sırat Köprüsü’nden geçer gibi geçtiler.

Televizyonlara servis edilen görüntüler insanların koltuklarını kabarttı. Ben de gururla izledim, kırmızı limuzin golf arabasıyla yapılan hastane incelemesini. Gıcır gıcır parlayan arabanın önündeki kocaman bir yazı dikkat çekiciydi, dikkatimi çekti... Reklama girecek ama olsun, Keys Car yazıyordu.

Neymiş diye girdim internete, çıktı karşıma. Keys Car Luxury Service, yani lüks hizmet... Şirketin sitesinde, Bodrum’un en lüks VIP araç filosu deniyor. Şoförlü, hostesli hatta yabancı dil bilen sekreterli araçlarla hizmet veriliyor. Şirketin sloganı ise: Saf Lüks.

Şirket ayrıca elektrikli araç filosuyla da müşterilerine hizmet görev biliyor. Belli ki, dünya liderimizi Ankara’da açılan hastane içinde gezdirsin diye özel olarak Bodrum’dan getirilmiş kırmızı limuzin golf arabası.

Millet olarak cebimizden ne çıktı diye sormayacağım, itibardan tasarruf mu olur çok yakışır bize!

Biliriz, Cumhurbaşkanımız hoşlanmaz debdebeden, şatafattan. Böyle şeyler istemez hiç. Bilse bu tantanaya asla izin vermez!

Ama demiştim; bin yıl geçse mutlaka çıkar bir Bihruz ya da Bihruz zihniyetli, araba sevdalı biri. Hiç değişmedi, değişmez...

Hastalara not: Dünya liderimizin ancak limuzin golf arabası ile gezebildiği bir milyon 145 bin 129 metrekarelik hastanede hasta olarak siz nasıl sağlık arayacaksınız, orasını bilemedim. Ya siz de golf arabası kiralayın ya da Erdoğan bir daha geçer belki, bekleyin otostop yapın!