Sevgili okurlarım, 31 Mart yerel seçimlerinde CHP’nin önemli başarılar elde ettiğini hepimiz biliyoruz.
Recep Bey ve iktidar bu başarıyı içlerine sindiremedi.
Düşünsenize, CHP o gün çok önemli belediyeleri kazanmıştı.
Ankara, Adana, Mersin, Antalya, Bolu, Kırşehir, İzmit gibi önemli yerel yönetimler AKP’nin elinden kayıp CHP’ye geçmişti.
İktidar partisi panikledi, resmen şok oldu.
İzmir, Aydın, Eskişehir, Muğla falan da yine ana muhalefet partisinin elinde kaldı.
Bu sonuçlar AKP açısından gerçek bir hezimetti.
Ellerinde devletin maddi ve manevi bütün olanakları vardı. Devlet gücünü arkalarına almışlardı ama hiçbiri yetmedi.
★★★
İstanbul seçimini iptal ettirmeyi başardılar.
Adayları Binali Bey, seçim sahnesinde zaten etkinliğini yitirmiş ve çoktan pes etmişti. Ancak bu durumu seçmene yansıtmaları elbette ki mümkün değildi.
Karşısında dört dörtlük, bilinçli bir rakip vardı...
Ve yaklaşık 15 bin oy fark sonrasında iptal edilen seçim haziran ayında yenilendiği zaman bu rakam yüz binlere ulaşmıştı.
★★★
Yeni başkanlar iş başına geçtikten sonra, AKP’ nin kaybettiği belediyelerin geçmişteki acıklı durumu tek tek ortaya çıkmaya başladı:
Denetimsizlik...
Korkunç bir israf ve savurganlık... Torpilli atamalar.
Milletin parasıyla yandaş zengin etmek...
Peşkeş...
Ve bunların sonucu olarak, altından kalkılması ve parayla ölçülmesi bile asla mümkün olmayan zararlar...
Bu saydığım gerçeklerin henüz yüzde biri bile açığa çıkmış değil. Asıl kıyamet o rakamların tamamı bilinince kopacak!
★★★
İktidar, kapıldığı panik sonrasında kararını hemen verdi:
“Biz bunlara iş yaptırmayız. Ellerini kollarını bağlayıp topal ördek yaparız.”
İktidar sözünün eri çıktı!
Şimdi yeni başkanların yapacağı her türlü atamayı engelliyor.
CHP’li başkanlar kadrolarını kuramıyor. Amaç bunları o yolla yıpratıp açmaza düşürmek.
İktidar sandıkta kazanamadığının intikamını şimdi baskı yaparak, engelleyerek almaya çalışıyor.
Örnek mi istiyorsunuz, işte İstanbul’da Ekrem İmamoğlu, Ankara’da Mansur Yavaş’ın durumu...
Hem merkezde, hem de belediye şirketlerinde kadrolarını kurmalarına izin verilmiyor.
Davul CHP’li belediyelerin omuzlarına asılı ama tokmak Ankara’daki iktidar kesiminin elinde!
Onları bu yolla başarısız kılmaya, halkın gözünden düşürmeye çalışıyorlar.
Son seçimde AKP’den CHP’ye geçen irili ufaklı öteki belediyelerde de aynı tezgahın kurulduğunu duyuyor ve biliyoruz.
★★★
Afyon’da düzenlenen CHP’li belediye başkanları toplantısında Kılıçdaroğlu çok güzel bir konuşma yaptı ve uyulması gereken ilkeleri belirledi.
O ilkelerin bütün CHP’li belediye başkanlarının cebinde ve beyninde taşınması gerek.
Şeffaf olacaksın, torpil yapmayacaksın, israftan kaçınacaksın, yandaş zengin etmeyeceksin.
★★★
Şimdi başkanların, hepsinin çok önemli bir sorunu var:
İş başvuruları.
Bu işsizlik ortamında çaresiz kalan ve inim inim inleyen yüz binlerce kişi, CHP’li belediyelere başvurup iş istiyor. Sadece Ankara’da bu rakam 50 bin’i geçmiş durumda.
Herkes ister istemez iş için torpil arayışında.
Başkanların başındaki en önemli sorunlardan biri bu. Kimi görsem aynı istekle ben de karşılaşıyorum:
“Oğlum (kızım, yeğenim, ya da kendisi) işsiz. Sizi kırmazlar... Büyükşehir veya Çankaya’dan rica edip bir şey ayarlasanız...”
İnsanın içi parçalanıyor. Bu insanların çoğu CHP’li ve o doğrultuda oy vermiş... Onlara bunun mümkün olmadığını söylüyorum ama tahmin ediyorum, Türkiye’deki her CHP’li başkan şimdi bu sorunla uğraşıyor...
Geçmişte batık duruma düşürülmüş olan belediyelerin bugünkü başkanları ne yapsın... Durumun onlar da farkında ama çareleri yok ki...
★★★
Sevgili okurlarım, şu son iki seçimde özellikle başkanlığı AKP’den devralan başkanların işi gerçekten zor. Üzerlerinde çok büyük baskı var.
Bir yanda devlet ve hükümet baskısı, öbür yanda iş isteyenlerin baskısı.
İktidar onları her açıdan başarısız kılmak için elinden geleni ardına koymuyor ve koymayacak.
Doğrusunu isterseniz bu ortamda CHP’li belediye başkanı olmayı istemezdim!