Kardak'ta Türk-Yunan gerginliği

Kardak'ta iki ülkeyi savaşın eşiğine getiren krizin 24. yılında bu sabahtan itibaren Kardak çevresinde deniz trafiği hareketlendi. Yunanlı ırkçı Milletvekili Ioannis Lagos'un dün Avrupa Parlamentosu'nda Türk bayrağını yırtmasının ardından Kardak olaylarının yıl dönümünde, her yıl olduğu gibi iki ülkenin sahil güvenlik ekipleri bölgede önlem aldı.

Türk sahil güvenlik botları sabah erken saatlerden itibaren Kardak kayalıklarına 50 metre kadar yaklaşarak devriye nöbetine başladı. Saat 11.30 sıralarında bölgeye gelen iki sahil güvenlik botu ile Leros ve Kalimnos (Kilimli) adalarından gelen 6 Yunan balıkçı kayığının Kardak kayalıklarına yaklaşmasına izin verilmedi. İstanköy (Kos) ve Kalimnos adasından gelen Yunan sahil güvenlik botları Türk botlarını görünce, Kalalimnos adası önlerine doğru çekildi.



KALALİMNOS ADASI RADAR KULESİNDEN GÖZETLEDİLER

Kalalimnos adasındaki Yunan askeri birliği tarafından kurulan ve yaklaşık 60 Yunan askeri, iskele, helikopter pisti, radyo istasyonu ve radar kulesinin bulunduğu adada askeri hareketlilik dikkat çekti. Yunan askerlerinin gözetleme kulesinden Kardak'ı sürekli izledikleri görüldü. Türk ve Yunan botları arasındaki mesafe zaman zaman 300 metreye kadar düştü.



TÜRK SULARINI KULLANDI

Sabah saatlerinde bölgede bulunan 3 Türk sahil güvenlik botunun sayısı öğle saatlerinde 6'ya çıktı. Türk botlarından birisi Kardak kayalıklarına 100 metre mesafede dururken diğer Türk botları yarım mil ile iki mil arasında beklemede kaldı. Yunan botu ise 1,5 mil uzaklıktaki Kalalimnos adası önündeki bekleyişini sürdürüyor. Yunanlı balıkçılarda yaklaşık 2 mil açığa çekildi. Bölgede Güllük'ten İsrail'e kuru yük götüren gemilerin Kardak kayalıklarındaki Türk sularını kullandığı görüldü.

Gerginlik anında Bodrum'un Turgutreis , Gümüşlük ve Yalıkavak koylarından denize açılan Türk balıkçılarında Kardak bölgesine yaklaşmadığı dikkat çekti.



NE OLMUŞTU?

Kardak Krizi Figen Akat adlı Türk gemisinin 25 Aralık 1995 tarihinde Bodrum'un 3.8 mil uzaklığındaki Kardak Kayalıklarında karaya oturmasıyla başlamış, 1996 yılı Ocak ayı sonunda iki ülkeyi neredeyse savaşın eşiğine getirmişti. O tarihe kadar kimsenin dikkatini çekmeyen ve adadan çok 'kayalık' diye tanımlanan Kardak'taki kazaya müdahale sürecinde her iki ülke bölgenin kendi karasuları içinde kaldığını öne sürdü. Yunan askerlerinin doğudaki adacığa 28 Ocak gece yarısı çıkıp bayrak dikmesi bardağı taşırdı.

Bunun üzerine iki ülkenin deniz kuvvetleri adanın çevresinde konuşlandı. Dönemin Başbakanı Tansu Çiller'in, “O bayrak inecek, o asker gidecek” talimatıyla Türk SAT ve SAS komandoları film gibi operasyonla 30 Ocak 1996 gecesi Batı Kardak denilen bölgeye çıkıp Türk Bayrağını dikti. İki ülke silahlı kuvvetleri alarma geçti. Daha sonra ABD ve NATO'nun girişimleriyle tansiyon düşürüldü. 1 Şubat'ta adadan her iki ülke askerlerini çekti ve kriz öncesi duruma dönüldü.