Sevgili okurlarım, Türkiye’de ne yazık ki hep birlikte yaşamak zorunda olduğumuz şu yıllar hepimizin yüzünü kızartıyor.
Milyonlarca insanımız soruyor “Nasıl oldu da biz bu günlere geldik” diye...
Soruyor ama yanıtını bilen yok!
Başımızda bir iktidar var, el çabukluğu marifet yöntemiyle Türkiye’yi 23 yıldan beri yönetiyor ve memleketin ortamını her geçen gün biraz daha geriyor.
Eğer buna yönetmek denirse!
Arkalarında muazzam bir medya gücü var. Medyanın büyük bir bölümünü ‘parası karşılığında’ devşirmeyi başardılar!
Propaganda mekanizması olanca gücüyle çalışıyor, iktidara destek veriyor.
Buna Devlet Bahçeli’yi de eklemek gerekiyor çünkü Meclis çoğunluğunu onun sayesinde elde tutuyorlar.
★★★
Bu arada, tanık olduğumuz şu son olayı da bir kez daha irdelemekte yarar var.
Özgür Özel’e saldıran ve otellerde yaşayan bu şahsın tam bir yalancı olduğu ortaya çıktı. İşsiz güçsüz olan bu herifin bankada (şimdilik kaydıyla) ortaya çıkan 380 bin lira mevduat hesabı var.
Bu parayı nereden bulmuş, nasıl bulmuş, bu soruların yanıtı kamuoyuna henüz açıklanmış değil.
Geçmişte kendi çocuklarını bile öldüren, bir süre önce CHP Genel Merkezine gidip “İmamoğlu’na suikast yapılacak” diye ihbarda bulunan bu herif tam bir profesyonel.
Orada bir saati aşkın bir süre dolanıyor ve Özgür Özel dışarıya çıkınca şamarı suratında patlatıyor.
Onu görünce tepesi atmış ve gerekeni yapmış!
Bu ruh hastası tamamen yalan söylüyor.
Elinde bıçak, tabanca falan olsa mutlaka öldürürdü. Bundan kaçış yoktu.
Yine söylüyorum, biz Türkiye olarak bu işi ucuz atlatmış olduk.
Bu gibi sapık, manyak tipler gerçi her ülkede vardır ama Türkiye’deki sayıları giderek artıyor.
Bunları çevremizde her gün görüyoruz ve yarattıkları olaylara tanık oluyoruz.
Kadın cinayetleri bu acı gerçeğin sadece bir boyutu...
Niçin?..
Çünkü ağır bir yükün altında ezilen toplum gerçekten sapıttı.
Sen Türk Milletine bir yanda “Türkiye yüzyılı” gibi masallar okuyacaksın, öbür yanda bunlar olacak!..
Sen bir yanda bütün gücünü toplumu germek için kullanacaksın, cezaevlerini yüz binlerce kişiyle dolduracaksın, öbür yanda milletten sabır bekleyeceksin.
Enflasyon, işsizlik, yolsuzluk, vurgun, şatafatlı yaşamlar, insanlarımızı artık iyice bunalttı.
Peki çıkış çaresi var mı?
Başımızda bunlar kaldığı sürece yok!
★★★
“Türkiye yüzyılı!..”
Bu kavramı icat eden Recep Tayyip’in ta kendisi...
2023 Cumhuriyet’in 100. yılı idi.
100.yıl kutlamalarında çakma bir marş dışında hiçbir şey üretmeleri mümkün olmadı. Onun yerine Türkiye yüzyılı yutturmacasını buldular.
100.Yıl Marşında Atatürk’ün adı bile geçmiyordu!
Bunların Türkiye 100 Yılı 2023’te başladı ve inşallah, hayırlısıyla 100 yıl sonra bitecek!
Bunun adına kara mizah denir.
★★★
Şimdi kurtuluşu galiba Trump’da buldular! Recep Tayyip’le Trump iki gün önce bir telefon konuşması yapmışlar.
Recep Tayyip bu konuşmayı açıkladı...
Açıklamasında sürekli olarak “Dostum Trump” diyordu ama dostluğun(!) nereden ve nasıl geldiğini bilen yok.
Tek amacı onun gölgesine sığınıp Trump’ın Türkiye’ye gelmesini sağlamak!
Oysa Trump bir süre önce Recep Tayyip’e gönderdiği mektupta bizimkine hem ağır hakaretler ediyor hem de tehditler savuruyordu.
Devlet arşivine giren o mektubun mürekkebi bile henüz kurumadı.
★★★
Sevgili okurlarım, beklenen kararı en sonunda dün aldılar. Karar Resmi Gazetede yayınlandı...
İstanbul’daki Atatürk Havalimanı resmen kapatıldı.
Bu tesis dünyadaki havalimanları arasında en büyüklerden biriydi ve kapatılma nedenlerinden biri, isminde Atatürk olmasıydı.
Bütün dünya şimdi ‘Türkiye 100 yılını’ kutluyor!
Bu iş böyle gider mi?
Gitmeyecek...
Çünkü iktidarın suyu giderek ısınıyor, kaynama aşamasına gelmek üzere.