“Ulan dur bi, kanepenin altına beş lira yuvarlanmıştı. İyi bak bakalım orada mı?”
İktidarın ağır bir hezimetle ülkenin yüzde 70’inde yerel seçimleri kaybedince belediyelerin SGK prim borçlarını hatırlaması gibi değil mi sanki?
Borçlar az buz değil, tam 96 milyar lira... İyi de ne kadarı AKP zamanından kalma? Devlette devamlılık esastır ama... O zaman bakalım başka nereden ne kadar toplayacağımıza...
★★★
2024 bütçesinde 2.2 trilyon liralık vergiyi silme kararı alındı. Vazgeçin ondan, 23 kat fazla paranız olsun belediyelerin borcundan...
Hazine sadece haziranda 99 milyar lira, yani belediyelerin borcundan fazla faiz ödedi. Yılın ilk yarısında yaklaşık 600 milyar lira... Yani her ay belediyelerin borcu kadar faiz ödeniyor. Ana parayı hiç söylemeyeyim tadınız kaçmasın, umutsuzluğa kapılmayın. Yap-işlet-devret projeleriyle müteahhitlere 2024 bütçesinden ödenecek hazine garantilerinin tutarı 163 milyar lira... Hani cebimizden 5 kuruş çıkmayacak üzerine para alacaktık ya... 2023 yılında Kur Korumalı Mevduat’a Hazine ve Merkez Bankası’ndan ödenen ve tek kuruş vergi almadığı kur farkı ve faiz 890 milyar lira... Hesaplayalım, yaklaşık 10 katı tüm belediyelerin borçlarının...
Bütün kasayı boşaltmışsın, bir de pantolonun arka cebine bak bakalım, oraya koymuş olmayasın?
Köle gibiyiz
Yurt dışı çıkış haracı, harç adı altında komisyondan geçti. Önce 3.000 lira denildi. Sonra 1.500 liraya indiği söylendi ve nihayetinde 500 liraya bağladılar işi... Sevinelim mi?
Yahu hiç alınmaması gereken saçma sapan bir vergi cinsi kendisi... Dünyanın hangi gelişmiş ülkesinde var ki? Bu işin ahlakını bana anlatsın biri...
Harcın mantığı ne üzerine kurulu? Vatandaşı olduğun ülkeden çıkış yaparken bir bedel ödemek... Peki bu para nereye gidecek? Sarayın uçakları suyla çalışmıyorsa demek...
Adeta derebeylerinin aldığı Orta Çağ’daki köprü geçiş ücretlerini anımsatıyor bana... O zamanlar da seyahat etmek, yalnızca soyluların veya zenginlerin harcıydı... 2024 yılı Türkiye’sinin nedir farkı?
★★★
Seyahat özgürlüğü, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nde açıkça vurgulanan temel bir hak değil mi? Özgürlük derken de seyahate kadar düşmek de ayrı bir trajedi sanki...
Köleleri özgürlüğüne kavuşturmak gibi yurt dışına gitme özgürlüğünü satın almak 500 lira... Paran yoksa oturacaksın evinin balkonunda...
Trafo kedisi Venezuela’da
Venezuela’da seçim vardı. Henüz sonuçları açıklanmadı. Peki neden Türkiye’den 10 bin kilometre uzaktaki bir ülke ile ilgileniyorum. Gelişmeleri bize çok benzetiyorum.
2013 yılında Venezuela’da yapılan başkanlık seçimleri, Hugo Chávez’in ölümünün ardından gerçekleşti. Nicolas Maduro kıl payı farkla kazandı ama seçim sonuçları hileliydi ve yeniden sayım talep edildi. Ulusal Seçim Konseyi saymayı reddetti.
★★★
Özellikle 2015 seçimlerinde muhalefet, Ulusal Meclis’te çoğunluğu elde etti.
Oysa Maduro hükümetinin planı çoktan uygulamaya başlanmıştı. Yargı muhalefetin kazandığı koltukların bazılarını geçersiz kıldı. Maduro başkan kaldı. Bilin bakalım yargıyı kim atadı?
★★★
2018 seçimleri daha da eğlenceliydi... Muhalefet partilerinin seçime girmeleri yasaklandı iyi mi? Sadece partileri yasaklamakla da kalmadılar. Muhalefet adayları seçimden diskalifiye edildi.
Yıllar geçti ve dün yeni bir seçim daha yapıldı.
Maduro, uluslararası gözlemcilerle bir araya geldi. Dünyadaki en sağlam seçim sisteminin Venezuela’da olduğunu savundu. Sonuçların kazananı belirleyeceğini ifade ederek, halkın tercihine saygı duyulmasını istedi. Çok tanıdık değil mi?
★★★
İşin enteresan tarafı tasarruf diyerek kağıtların önlü arkalı kullanılmasını isteyen Türkiye’den bir heyet seçimi izlemeye gitti. Ne alaka değil mi?
Bakın aklıma ne geldi? Binali Yıldırım’ın oğlu pandemi zamanında bütün tehlikeleri göze alarak tam bir bavul maske ile Venezuela’ya yardıma gitmişti. En azından kendisi öyle söylemişti. Türkiye’nin Venezuela aşkının altında yatan aslan acaba neydi?
