İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, tutuklu sanıklar Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski emniyet mensupları Ekrem Çelik, Erol Demirhan, Ertan Erçıktı, Hüseyin Nohut, Ömer Köse, Mustafa Kılıçarslan, Ahmet Öztürk ve Yurt Atayün ile başka suçtan tutuklu Kazım Aksoy, Mustafa Uyanık, Tolga Güzeltaş ile 12 tutuksuz sanık ve avukatları hazır bulundu.
"O DÖNEM ÖYLE BİR TERÖR ÖRGÜTÜ YOKTU, HÂLÂ DA YOK"
Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla tutuksuz sanıklar Ali Cihan, Çetin Öztürk, Erdem Kısa, Rıfat Aslan savunmalarını yaptı. Sanıklardan emniyet amiri Ali Cihan, iddianameyi hazırlayan savcının lehine olan delilleri gizlediğini öne sürdü. Çapraz sorgusu yapılan sanık Cihan'a, müştekilerden Mustafa Kaplan, "FETÖ üyesi misin?" şeklinde soru sordu. Ali Cihan, "O dönem öyle bir terör örgütü yoktu, hâlâ da yok" cevabını verdi. Cihan devamla, "2009'a dönme hakkım olsaydı, günde 15 saat değil, 24 saat çalışırdım. Attığım her imzanın arkasındayım. Burada yaklaşık 2 yıldır tutuklu bulunan hiçbir müdür özür dileyecek bir şey yapmadı" diye konuştu.
Daha sonra, tutuksuz sanıklardan polis memurları Çetin Öztürk, Erdem Kısa ve Rıfat Aslan savunmalarını yaptı. Sanık avukatları da söz alarak tahliye talebinde bulundu.
TAHLİYE TALEPLERİ REDDEDİLDİ
Verilen aranın ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklarından eski İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürü Mutlu Ekizoğlu'nun duruşmada hazır edilmesi ve savunmasının alınması amacıyla, hakkında yakalama emri çıkarılmasına hükmetti. Mahkeme heyeti, Hidayet Karaca, Ali Fuat Yılmazer, Ekrem Çelik, Erol Demirhan, Ertan Erçıktı, Hüseyin Nohut, Ömer Köse, Mustafa Kılıçarslan, Ahmet Öztürk ve Yurt Atayün'ün tahliye taleplerini reddetti.
Mahkeme, ret kararında, "Kuvvetli suç şüphesini gösteren somut kanıtların bulunması, sanıklara atılı suçlardan silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek, silahlı terör örgütüne üye olmak suçlarının tutuklama nedeni sayılan katalog suçlardan oluşması, sanıklar üzerinde adli kontrol hükümleri ile yeterli ve etkili hukuksal denetim sağlanamayacak olmasını" gerekçe gösterdi.
Fethullah Gülen hakkındaki gıyabi tutuklama kararının kaldırılmasına ilişkin talebi de reddeden heyet, Fethullah Gülen'in istinabe yoluyla Amerika'da ifadesinin alınması yönündeki talebin ise ilerideki celselerde değerlendirilmesine karar verdi.
Duruşmalar 9, 11 ve 13 Mayıs tarihlerine ertelendi.
İDDİANAME...
İddianamede, Fethullah Gülen'e bağlı olan basın ve medya kuruluşları ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün değişik birimlerinde farklı rütbelerde görev yapan polislerin, 2009-2010 yılında 'Tahşiye' ismi verilen gruba mensup olduğu iddia edilen kişilere yönelik soruşturma işlemlerinde kasten delil uydurdukları, kasten aleyhe algı oluşturdukları ve soruşturmanın altyapısının tamamen Fethullah Gülen'in emir ve talimatları altında kasıtlı olarak oluşturulduğu belirtiliyor.
DHA