Ee, benim neyim eksik? Hadi biraz diyet yapayım dedim. Öyle çok değil topu topu üç kilo vereceğim.
İnternette dolaştım biraz yeni bir diyet bulmak için.
Süper bir şey buldum.
Show TV’de dini sohbetleri yapan Prof. Dr. Mustafa Karataş ‘‘Her gün uyumadan önce 99 kez ‘Allah’ veya ‘La ilahe illallah’’ demek ve 100’üncüde ise ‘’Muhammed’en Resulullah’ diyerek bitirmek kilolarınızdan kurtulmada fayda sağlar’’ demiş. Ya dedim, işte bu! Şahane bir buluş! Bizim bilim adamlarımızın eline kimse su dökemez! Dünyada yok eşleri! Her soruna çare bulurlar.
Avrupa boşuna kıskanmıyor bizi!
Sadece Avrupa olsa bütün dünya hayretle ve hasetle bizi seyrediyor!
* * *
Tabii bu çözüm bana biraz fazla bilimsel geldiği için ben daha mistik bir yol olan spor yapmayı seçtim. Yürüyüşe başladım. Hiç İstanbul’da hafta sonu Boğaz’da yürümeyi denediniz mi? Ama yazın sıcak havada olması şart!
Müthiş iştah kesiyor!
Eğer öğlene doğru yürüyorsanız üzerine ıslak donları yapışmış, iğrenç görünümlü bir sürü adamla karşılaşıyorsunuz.
Kadına her şeyi yasaklayan, saçının telini bile göstermesini günah sayan bu adamlar, penye donlarıyla şehir ortasında denize girmekte bir sakınca görmedikleri gibi, çıkınca da ‘yiğidin malı meydandadır’ zihniyetiyle hiç çekinmeden etrafta dolaşıp, plajda gibi şakalaşıp, fok balıkları gibi kaldırımlarda yatıp güneşlenmekte bir sakınca görmüyorlar!
* * *
Haa, bu faslı atlatıp biraz daha geç vakit çıkarsanız yürüyüşe sakın korkmayın! O gördüğünüz duman yangın değil! Eğlenmesini çok iyi bilen halkımız deniz kenarında mangal keyfi yapıyor!
E ne yapsınlar diyeceksiniz belki.
Ne yapacaklarını bilemem ama böyle yapmasınlar ne olur! Bakınca insana ‘‘Neredeyim ben acaba?’’ dedirtiyor.
Ah şu ter kokusu!
Havalar ısındı. Sıcaklar başladı. Bir de ramazan geliyor denince ikinci akla gelen şey maalesef “ter kokusu”
Zaten ancak haftada, belki de iki haftada bir yıkanan halkımızın banyo sıklığı ramazan ayında Allah muhafaza yıkanırken ağızlarına burunlarına su falan kaçar diye ayda bire düşüyor herhalde.
Bu mevsimde maalesef toplu taşıma araçlarına binmek bir işkence.
Bazen düşünüyorum da bu kokuyu kendilerinin ya da etraflarındakilerin duymaması imkansız!
Alışıyorlar herhalde doğal geliyor. Organik yani.
Bizde mi var bi hata acaba?
Hani ‘‘Temizlik imandan gelir’’ diye bir söz var ya çok doğru. Temizlik sadece imandan da değil, ayrıca medeniyetten gelir! Halkımızın temizliğine bakınca imandan da medeniyetten de ne anladığı açıkça görülüyor.
* * *
İnsanlarımız temizlik denince sadece ev temizliği anlıyor. Evlerini her gün süpürüp temizliyorlar.
Kendilerine gelince vücut temizliğinin ne kadar önemli olduğunu ve nasıl yapılacağını bilmiyorlar.
Bence yaz gelince ‘‘Hadi Baba’’ kamu spotunu bir yana bırakıp ‘‘Denize mayoyla gir baba’’ ile ‘‘Her Gün Yıkanıyorum’’ kamu spotları yapılmalı.
* * *
…Ve her şeye rağmen ‘‘Avrupa Birliği bizi alacak, bizsiz yapamaz, en azından vizeyi kaldıracak’’ diyenlere çok gülüyorum. Bence duydukları kokuların sarhoşluğuyla ne dediklerini bilmiyorlar!
* * *
Geçen pazar Diyanet İşleri Başkanlığı Basın Sözcüsü beni aradı ve Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in ‘‘Atatürk heykelleri puttur’’ gibi bir söylemi olmadığını belirtti. Bana göre geç bir açıklama ama hiç yoktan iyidir.
